FİFA eski hakemi Sayın Vahap BEYAZ kendisine ait web sitesinde (www.vahapbeyaz.com) FİFA listesinin oluşumu, hakem yetiştirilmesi ve hakem yöneticilerinin işlevi üzerine hatıratlarını da anlatarak yazdı.
Yaklaşık bir veya iki ay içerisinde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından 2011 FIFA Hakem listesi belirlenip, kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapılacaktır.
Bizim hakemlik yıllarımızda, hiyerarşi ön planda olduğundan, saygı gereği yaş ve kıdem sırası takip edilerek FIFA yapılırdı. Bu oluşumun dışında kalan Ahmet ÇAKAR’dan başka Türkiye’yi hak ettiği şekilde temsil eden olmadı.
Bir veya iki yıl FIFA Hakemliği yapıp yaş haddini dolduranlar veya Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanının değişmesi sonucu listeden çıkarılanları anlayamayan FIFA ve UEFA’nın aklına yerleşen bu Türkiye olgusunun silinmesinin zaman alacağı o zamanki yöneticiler tarafından düşünülmemişti.
UEFA Hakem yönetiminde eski FIFA Kokartlı bir Türk bulunamadığına göre, listeye alınan Türk Hakemi en az 3 yıl gençler turnuvalarında, Avrupalı Hakem yöneticileri tarafından denetleniyor.
Dördüncü yılında UEFA ilk kademe maçları derken, hakemin başarısını kanıtlayabilme şansı doğuyor.
Yapboz tahtasına çevrilen Türkiye FIFA listesine itibar kazandırmak için en kısa zamanda Avrupa ile ilişkileri iyi olan FIFA Kokartlı eski bir Hakemi, UEFA Hakem Kuruluna aldırma gayretini elbirliği ile desteklememiz gerekmektedir.
İşte o zaman Türk Hakemine engel olan 3–4 yıl deneme süresi, 1–2 yıla inecek ve Avrupa’da söz sahibi olunabilecektir. Çünkü FIFA Hakemliğinin ilk yıllarında yalnız başarı değil, lobicilik ön plana çıkmaktadır.
2010 yılında Final maçlarından birinde Türk Hakeminin görevlendirmesi ile hep birlikte ne kadar övündüysek, Selçuk DERELİ‘de engellenmeseydi belki iki hakemimiz görev alabilirdi diye düşünmemiz gerekmez miydi?
Görev alan FIFA Hakemimiz ise Türk Hakemine görev verildiğinde neler yapacağını kanıtlayarak, lobiciliğin önemini göstermiş, Türk hakeminin önünü açmış bizleri gururlandırmıştır.
Temmuz 1995 yılında Hollanda Zeist spor kompleksinde FIFA Hakemleri için yapılacak kampta atletik testlere çıktığımızda, “sırasıyla 50 metre, 200 metre ve 12 dakikalık koşulara tabi tutulacağımız belirtildi. Her test barajını geçemeyen diğer koşulara alınmayacak ve 12 Dakikalık koşuda 2700 metre altında koşanlar ülkelerine gönderilip FIFA tarafından görev verilmeyecektir “ denildi.
Pier L.COLLİNA’nında bulunduğu 9 hakem 50 metre koşuda barajı geçemediler.
Bizim hakemlik yıllarımızda, hiyerarşi ön planda olduğundan, saygı gereği yaş ve kıdem sırası takip edilerek FIFA yapılırdı. Bu oluşumun dışında kalan Ahmet ÇAKAR’dan başka Türkiye’yi hak ettiği şekilde temsil eden olmadı.
Bir veya iki yıl FIFA Hakemliği yapıp yaş haddini dolduranlar veya Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanının değişmesi sonucu listeden çıkarılanları anlayamayan FIFA ve UEFA’nın aklına yerleşen bu Türkiye olgusunun silinmesinin zaman alacağı o zamanki yöneticiler tarafından düşünülmemişti.
UEFA Hakem yönetiminde eski FIFA Kokartlı bir Türk bulunamadığına göre, listeye alınan Türk Hakemi en az 3 yıl gençler turnuvalarında, Avrupalı Hakem yöneticileri tarafından denetleniyor.
Dördüncü yılında UEFA ilk kademe maçları derken, hakemin başarısını kanıtlayabilme şansı doğuyor.
Yapboz tahtasına çevrilen Türkiye FIFA listesine itibar kazandırmak için en kısa zamanda Avrupa ile ilişkileri iyi olan FIFA Kokartlı eski bir Hakemi, UEFA Hakem Kuruluna aldırma gayretini elbirliği ile desteklememiz gerekmektedir.
İşte o zaman Türk Hakemine engel olan 3–4 yıl deneme süresi, 1–2 yıla inecek ve Avrupa’da söz sahibi olunabilecektir. Çünkü FIFA Hakemliğinin ilk yıllarında yalnız başarı değil, lobicilik ön plana çıkmaktadır.
2010 yılında Final maçlarından birinde Türk Hakeminin görevlendirmesi ile hep birlikte ne kadar övündüysek, Selçuk DERELİ‘de engellenmeseydi belki iki hakemimiz görev alabilirdi diye düşünmemiz gerekmez miydi?
Görev alan FIFA Hakemimiz ise Türk Hakemine görev verildiğinde neler yapacağını kanıtlayarak, lobiciliğin önemini göstermiş, Türk hakeminin önünü açmış bizleri gururlandırmıştır.
Temmuz 1995 yılında Hollanda Zeist spor kompleksinde FIFA Hakemleri için yapılacak kampta atletik testlere çıktığımızda, “sırasıyla 50 metre, 200 metre ve 12 dakikalık koşulara tabi tutulacağımız belirtildi. Her test barajını geçemeyen diğer koşulara alınmayacak ve 12 Dakikalık koşuda 2700 metre altında koşanlar ülkelerine gönderilip FIFA tarafından görev verilmeyecektir “ denildi.
Pier L.COLLİNA’nında bulunduğu 9 hakem 50 metre koşuda barajı geçemediler.
COLLİNA için üç defa koşu yenilemesine rağmen geçemediği halde diğer koşulara katılmasına karar verildi. Diğer koşularda başarılı olan COLLİNA Dünya’nın bir numarası olarak kendisini ispatladı.
Koşular sonucu liste yayımlandığında, 36 FIFA hakemi arasında ben 9 uncu sırayı almıştım.
Koşular sonucu liste yayımlandığında, 36 FIFA hakemi arasında ben 9 uncu sırayı almıştım.
Simülasyon yapılan seminerde İngilizce haricindeki dillerde kulaklık kullanıyordum. İngilizce olarak anlatılan Ofsaytta aynı hiza uygulamasındaki kriteri sorduğumda, Ben ve COLLİNA gösteri için çağrılarak, aynı hizaya getirilip burnumun uzunluğu COLLİNA’yı geçmesi hassasiyeti vurgulanıp espri konusu yapılmıştı.
Hatırlanacağı gibi FIFA listesine gönderilen bir Türk hakemimiz aynı şekilde iken ülkesine gönderildi ve TFF isteği ile diğer yıllarda da listeye yazılmasına rağmen FIFA tarafından ne seminerlere çağrıldı ne de görev verildi. COLLİNA'ya verilen şans gibi destek veren bir hocası olsaydı farklı olmaz mıydı?
Türkiye liglerine yabancı hakem isteyenlerin mahcup olduğu Dünya Kupasını hep birlikte izledik.
Peki, nerede hata yapıyoruz?
Ben istiyorum olacak mantığı ile yönetici seçmenin yanlış olduğunun algılanması gerekmektedir.
Hakem kategorilerini belirlerken sisteme değil şahıslara yönelik yapılan mücadelenin getirdiği olumsuzlukları bertaraf etmek için çaba sarf edilmelidir.
Kadrosunda bulunan Yöneticilerin beyanları araştırılmadan tatbikata geçirilmesinin verdiği zararlar için tedbir alınmalıdır.
Geleceği düşünecek vakti bulunmayan Yöneticilerin, günü kurtarma gayretlerinin, boşa kürek çekmek olduğunun hala algılanamamasıdır.
Baskı altından kurtulmak için şahsi istekleri yerine getirerek makamını garantileyen yöneticilerin, gelecek vaat etmeyen uygulamaları ile sorunu daha çıkmaza soktukları gerçeğidir.
Yöneticide aranması şart olan güvenilirlik, dürüstlük ve Camiasını belgelerle savunmak kavramalarından eksik kişilerin Hakem yöneticisi olarak atanmasıdır.
Getirildiği makama daha layık olan kişileri karalayıcı şikâyetleri ve geçmişindeki eksikliklerini tamamlayıcı beyanları ile yönettiği kişilerin gözünde yücelme duygusundaki bir yöneticinin acizliğidir.
Bundan sonra yapılması gereken nedir?
MHK ve alt yöneticilerinde aranması gereken vasıflardan ödün verilmemesi ve başarılı olanlarla devamının sağlanmasıdır.
Yeni talimat gereği oluşan Profesyonel Müsabaka İcra Kurulu (PMİK)’nu oluşturan 3 üyenin dışında kalan Bölgesel Hakem Kurulu (BHK)’ndaki 6 MHK üyesinin görevinin öneminin hala algılanamadığıdır.
BHK’ndaki MHK üyelerinin belirlenmesi için gerekli olan, iç ve dış çevresel unsurların yakından izlenmesi, bunlardaki gelişmelere uygun önlemlerin alınması ilkesinin ön planda olmamasıdır.
Yani, Günlük ve kısa vadeli düşünmek yerine uzun vadeli ve stratejik yaklaşımların benimsenmesi, ahlaki politikalar sürdürülmesi, amaçların denetimi ile ölçülebilir ve sayılabilir bir şekilde yerine getirilmesidir.
Geleceğinizi belirlemek için yetkilendirdiğiniz BHK’ndaki MHK üyelerinin eğiteceği Amatör hakemler çok önemsenmelidir.
BHK üyesine atanan kişi, kendisi gibi değil, sisteme uygun vasıfta hakem yetiştirmek için PMİK yöneticilerine servis vermek, danışmanlık yapmak, yükselmelerde adil olmak ve hakem şikâyetleri konusunda çözüm üreten güvenilir kişilikte olmalıdır.
Ulusal Hakemler hala aldıkları görevlerin PMİK tarafından mı yoksa BHK üyesi tarafından mı yapılıyor sorusuna cevap bulamamışlar. Talimatlar uygulanmak için değil, bir şeyler yapmış olmak için hazırlandığı düşüncesi hâkim olduğundan kaynaklanıyor kanaatindeyim.
Şahsi değil toplumcu olmak ve sisteme göre hareket etmek ilkesinde olan kişiliklerle başarıya ulaşılacağı unutulmamalıdır.
Not: Bunun bir iftira olmadığının belgesi Web sitemin ana sayfasında yayımlanmaktadır.
Vahap BEYAZ
FIFA Kokartlı Eski Hakem
www.vahapbeyaz.com
Hatırlanacağı gibi FIFA listesine gönderilen bir Türk hakemimiz aynı şekilde iken ülkesine gönderildi ve TFF isteği ile diğer yıllarda da listeye yazılmasına rağmen FIFA tarafından ne seminerlere çağrıldı ne de görev verildi. COLLİNA'ya verilen şans gibi destek veren bir hocası olsaydı farklı olmaz mıydı?
Türkiye liglerine yabancı hakem isteyenlerin mahcup olduğu Dünya Kupasını hep birlikte izledik.
Peki, nerede hata yapıyoruz?
Ben istiyorum olacak mantığı ile yönetici seçmenin yanlış olduğunun algılanması gerekmektedir.
Hakem kategorilerini belirlerken sisteme değil şahıslara yönelik yapılan mücadelenin getirdiği olumsuzlukları bertaraf etmek için çaba sarf edilmelidir.
Kadrosunda bulunan Yöneticilerin beyanları araştırılmadan tatbikata geçirilmesinin verdiği zararlar için tedbir alınmalıdır.
Geleceği düşünecek vakti bulunmayan Yöneticilerin, günü kurtarma gayretlerinin, boşa kürek çekmek olduğunun hala algılanamamasıdır.
Baskı altından kurtulmak için şahsi istekleri yerine getirerek makamını garantileyen yöneticilerin, gelecek vaat etmeyen uygulamaları ile sorunu daha çıkmaza soktukları gerçeğidir.
Yöneticide aranması şart olan güvenilirlik, dürüstlük ve Camiasını belgelerle savunmak kavramalarından eksik kişilerin Hakem yöneticisi olarak atanmasıdır.
Getirildiği makama daha layık olan kişileri karalayıcı şikâyetleri ve geçmişindeki eksikliklerini tamamlayıcı beyanları ile yönettiği kişilerin gözünde yücelme duygusundaki bir yöneticinin acizliğidir.
Bundan sonra yapılması gereken nedir?
MHK ve alt yöneticilerinde aranması gereken vasıflardan ödün verilmemesi ve başarılı olanlarla devamının sağlanmasıdır.
Yeni talimat gereği oluşan Profesyonel Müsabaka İcra Kurulu (PMİK)’nu oluşturan 3 üyenin dışında kalan Bölgesel Hakem Kurulu (BHK)’ndaki 6 MHK üyesinin görevinin öneminin hala algılanamadığıdır.
BHK’ndaki MHK üyelerinin belirlenmesi için gerekli olan, iç ve dış çevresel unsurların yakından izlenmesi, bunlardaki gelişmelere uygun önlemlerin alınması ilkesinin ön planda olmamasıdır.
Yani, Günlük ve kısa vadeli düşünmek yerine uzun vadeli ve stratejik yaklaşımların benimsenmesi, ahlaki politikalar sürdürülmesi, amaçların denetimi ile ölçülebilir ve sayılabilir bir şekilde yerine getirilmesidir.
Geleceğinizi belirlemek için yetkilendirdiğiniz BHK’ndaki MHK üyelerinin eğiteceği Amatör hakemler çok önemsenmelidir.
BHK üyesine atanan kişi, kendisi gibi değil, sisteme uygun vasıfta hakem yetiştirmek için PMİK yöneticilerine servis vermek, danışmanlık yapmak, yükselmelerde adil olmak ve hakem şikâyetleri konusunda çözüm üreten güvenilir kişilikte olmalıdır.
Ulusal Hakemler hala aldıkları görevlerin PMİK tarafından mı yoksa BHK üyesi tarafından mı yapılıyor sorusuna cevap bulamamışlar. Talimatlar uygulanmak için değil, bir şeyler yapmış olmak için hazırlandığı düşüncesi hâkim olduğundan kaynaklanıyor kanaatindeyim.
Şahsi değil toplumcu olmak ve sisteme göre hareket etmek ilkesinde olan kişiliklerle başarıya ulaşılacağı unutulmamalıdır.
Not: Bunun bir iftira olmadığının belgesi Web sitemin ana sayfasında yayımlanmaktadır.
Vahap BEYAZ
FIFA Kokartlı Eski Hakem
www.vahapbeyaz.com
doğru
eskı adı ıle mhk yenıadı ıle bhk hava gazı parayı alan 3 kısı dudugucalan uc kısı gerısı ıhk gıbı bır sey oldu yasa sarvan