Mersin İHK Başkanı Sayın TAslan sadece MHK’ye yaranmak, sırf yerini korumak adına TFFHGD Mersin şubesi üyesi bazı Hakemler ve Gözlemcilerden imza toplayarak Şube Genel Kurulunun yenilenmesi talebinde bulundu.
Şubat 2009’da yapılan olağan genel kurulunda ezici çoğunluk oyu ile göreve gelen Sayın Vedat YÜKSEL başkanlığındaki yönetim demokrasi anlayışı gereği hiçbir zorlamada bulunmadan derhal Şubeyi olağanüstü Genel Kurula götürdü.
Mersin şubesinin olağanüstü Genel Kurulu 16. Temmuz. 2010 Cuma günü Dernek Lokalinde yapıldı. Genel Kurul’da yaşananları sizler biliyorsunuz yada mavikokart’tan öğrendiniz.
Şimdi olağanüstü Genel Kurul öncesine gidelim biraz.
Genel Kurul öncesi günlerde bazı Hakemler ve Gözlemciler üzerindeki baskıyı artıran TAslan Başkanlığındaki İHK hakem ve gözlemcilerle bir seri toplantı yaptı. Bu toplantılarda TAslan’ın şube başkan adayı olarak İHK HAS üyesi Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA lanse edildi. Toplantılara çağrılmayan veya katılmayan hakem ve gözlemcilerin duruşları netti ve Sayın Vedat YÜKSEL’den yana tavır koyacakları apaçık ortadaydı. Fakat toplantılara katılan hakem ve gözlemciler içinde de gönlü Sayın Vedat YÜKSEL’den yana olanlar da vardı. Şark kurnazı TAslan ne olursa olsun bu genel kurulda yapılacak seçimi göstermelikte olsa kazanmak zorundaydı, yoksa yok oluşunun başlangıcı olabilirdi.
TAslan son toplantıyı genel kurul saatinden bir saat önce yaptı ve toplantıya katılan yaklaşık 55 kişi ile genel kurulun başlama saatinde dernek lokaline geldi. Genel Kurul öncesinde yapılan toplantıya katılan hakemlere ve gözlemcilere güvenmeyen TAslan katılımcı hakem ve gözlemcilerin oyları üzerine ipotek koyma adına bir antidemokratik girişimde bulundu. Kılavuzu karga olanın burnunun pislikten kurtulmadığını unutan TAslan;
- Divan Başkanlığına aday olacağını ve açık oylamada oyları istedi.
- Koşullar uygun olursa Çarşaf liste ile seçim için önerge vereceklerini ve açık oylamada çarşaf liste lehinde oy kullanılmasını zorunlu kıldı.
- Şayet çarşaf liste ile seçim kabul edilirse ki kabul edilecekti toplantıya katılan hakemler ve gözlemcilerden oylarının açık edilmesini bunun için mevcut blok liste üzerinde herhangi bir göreve(asil yada yedek) aday olan birinin isminin çizilmesi ve oy veren kişinin adının kendi el yazısı ile yazılmasını istedi. Bu durumun seçim tamamlanmadan önce hiçbir şekilde açıklanmaması gerektiğini belirtti.
Adaletin, dürüstlüğün ve cesaretin temsilcisi olan hakemlik kurumu üyelerine karşı yapılmış en büyük hakaretlerden biri olan bu durum genç ve gelecek bekleyen hakemler tarafından kabul edildi de koskoca gözlemciler tarafından nasıl hazmedildi anlayabilmiş değiliz.
Sonuçta Genel Kurul başladı TAslan Divan başkanlığına seçildi, gündem maddeleri hızla geçti sıra yeni Yönetim ve Denetim Kurullarının seçimi maddesine geldi, Divana blok halinde hazırlanmış iki ayrı liste verildi. Sayın Vedat YÜKSEL Başkanlığındaki listeye karşılık Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA Başkanlığında bir liste oluşturulmuştu. Bu arada seçimin blok liste mi yoksa çarşaf liste mi olacağı üzerine bir önerge verildi. Divan başkanının bilgisizliği ve yetersizliğinden kaynaklanan kargaşa içinde çarşaf liste yöntemi belirlendi. Çarşaf listeye yönelik bir hazırlık her iki tarafça daha önce yapılmadığı için mevcut blok listelerle seçim yapılması kararlaştırıldı.
Genel Kurul hazirununun çarşaf liste yöntemi hakkında bilgilendirilmesinin istenmesi üzerine TAslan Divan Başkanı olarak “Herhangi bir liste üzerinde Adayın isminin çizilebilir yerine başka bir Adayın isminin yazabilirsiniz” açıklamasını yaptı.
Blok listelerde isimleri bulunanlar dışında başka bir hiçbir üye herhangi bir görev için adaylık belirtmedi. Divan başkanlığınca da başka aday olup olmadığı genel kurula sorulmadı. İşaret sayılabilecek karalama, imza ve benzeri durumda oy pusulasının geçersiz olacağı duyuruldu.
Yapılan itirazlar sonucu listeler oy verme kabini içindeki masaya konarak ve mat renkli zarfla oy verme işlemine başlandı.
Oy verme işlemi devam ederken oy pusulası üzerinden bir adayın isminin çizilip yerine hiçbir göreve aday olmayan, yani adaylığı genel kurula duyurulmayan üyelerin isimlerinin yazıldığı anlaşıldı. Yerinde yapılan uyarı ile bu durumlarda oy pusulasının işaretli sayılacağı ve geçersiz olacağı belirtildi. Fakat TAslan Divan Başkanı olarak kararın kendisinde olduğunu ve kimsenin karışmamasını ısrarla belirtti.
Oy verme işlemi tamamlanıp oy tasnifine geçildiğinde Sayın Vedat YÜKSEL’in blok listesinin 49 üye tarafından zarf içine konduğu, Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA’nın blok listesinin 57 üye tarafından kullanılıp zarf içine konulduğu görülmüştür.
Oy pusulaları üzerinde yapılan incelemede Sayın YÜKSEL listesinin üzerinde hiçbir işaret yapılmadığı ve 49 geçerli oy olduğu, buna karşılık Sayın ÇETİNKAYA listesini içeren oy pusulalarından 45 tanesi üzerinde değişiklik yapıldığı belirlenmiştir.
Sayın ÇETİNKAYA listesine verilen 12 değişiklik yapılmayan işaretsiz oy dışındaki 45 oy pusulasından 2 si üzerinde imza benzeri işaret olduğu için Divanca geçersiz sayılmış, diğer 43 oy pusulası üzerinde herhangi bir adayın isminin çizilmesi ve oy kullanan üyenin isminin yazıldığı görülmüştür.
43 oy pusulasında 43 farklı isim yazılı olduğu, bu yeni yazılan isimlerin tamamının yazılı olduğu görev için aday olmadığı belirlenmiş. Nitekim bazı üyeler sadece kendi ön adlarını, bazıları ön adlarının baş harfi ile soyadını, bazıları ise sadece soyadlarını, başka bir görev için listede ismi olan bir kaç üye ise ikinci bir görev için aday olarak isimlerini yazarak Divan Başkanı TAslan’a oylarını açık etmişlerdir.
Bu 43 oy pusulasının işaretli ve geçersiz oy sayılması gerektiği yönündeki itiraz ve uyarılar bu durumun sorumlusu divan başkanı TAslan tarafından ısrarla dikkate alınmamış. Üstelik “Ben böyle karar alıyorum, kimse karışamaz, gerekiyorsa Genel Merkez iptal etsin” diyerek diklenmiştir.
TFFHGD Mersin Şubesi bazı duyarlı üyeleri Genel Merkez nezrinde oy tasnifinin yasa, talimat, düzenleme, gelenek ve içtihatlara aykırı yapıldığı şeklinde itirazda bulunmuştur. Genel Merkez derhal duruma el koymuş yaptığı inceleme, araştırma, değerlendirmede Mersin Şubesi olağanüstü Genel Kurulunda yapılan seçim oy tasnifinin hatalı olduğuna, belgelerin incelenmesi ile yeniden yapılan oy tasnifi sonucu Sayın Vedat YÜKSEL listesinin 49 geçerli oyuna karşılık Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA’nın 12 geçerli oyu bulunduğuna ve Şube Yönetiminin Sayın Vedat YÜKSEL Başkanlığındaki yönetim kuruluna ait olduğuna karar vermiş.
Böylece adalet doğru ve zamanında tecelli etmiştir.
mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Şubat 2009’da yapılan olağan genel kurulunda ezici çoğunluk oyu ile göreve gelen Sayın Vedat YÜKSEL başkanlığındaki yönetim demokrasi anlayışı gereği hiçbir zorlamada bulunmadan derhal Şubeyi olağanüstü Genel Kurula götürdü.
Mersin şubesinin olağanüstü Genel Kurulu 16. Temmuz. 2010 Cuma günü Dernek Lokalinde yapıldı. Genel Kurul’da yaşananları sizler biliyorsunuz yada mavikokart’tan öğrendiniz.
Şimdi olağanüstü Genel Kurul öncesine gidelim biraz.
Genel Kurul öncesi günlerde bazı Hakemler ve Gözlemciler üzerindeki baskıyı artıran TAslan Başkanlığındaki İHK hakem ve gözlemcilerle bir seri toplantı yaptı. Bu toplantılarda TAslan’ın şube başkan adayı olarak İHK HAS üyesi Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA lanse edildi. Toplantılara çağrılmayan veya katılmayan hakem ve gözlemcilerin duruşları netti ve Sayın Vedat YÜKSEL’den yana tavır koyacakları apaçık ortadaydı. Fakat toplantılara katılan hakem ve gözlemciler içinde de gönlü Sayın Vedat YÜKSEL’den yana olanlar da vardı. Şark kurnazı TAslan ne olursa olsun bu genel kurulda yapılacak seçimi göstermelikte olsa kazanmak zorundaydı, yoksa yok oluşunun başlangıcı olabilirdi.
TAslan son toplantıyı genel kurul saatinden bir saat önce yaptı ve toplantıya katılan yaklaşık 55 kişi ile genel kurulun başlama saatinde dernek lokaline geldi. Genel Kurul öncesinde yapılan toplantıya katılan hakemlere ve gözlemcilere güvenmeyen TAslan katılımcı hakem ve gözlemcilerin oyları üzerine ipotek koyma adına bir antidemokratik girişimde bulundu. Kılavuzu karga olanın burnunun pislikten kurtulmadığını unutan TAslan;
- Divan Başkanlığına aday olacağını ve açık oylamada oyları istedi.
- Koşullar uygun olursa Çarşaf liste ile seçim için önerge vereceklerini ve açık oylamada çarşaf liste lehinde oy kullanılmasını zorunlu kıldı.
- Şayet çarşaf liste ile seçim kabul edilirse ki kabul edilecekti toplantıya katılan hakemler ve gözlemcilerden oylarının açık edilmesini bunun için mevcut blok liste üzerinde herhangi bir göreve(asil yada yedek) aday olan birinin isminin çizilmesi ve oy veren kişinin adının kendi el yazısı ile yazılmasını istedi. Bu durumun seçim tamamlanmadan önce hiçbir şekilde açıklanmaması gerektiğini belirtti.
Adaletin, dürüstlüğün ve cesaretin temsilcisi olan hakemlik kurumu üyelerine karşı yapılmış en büyük hakaretlerden biri olan bu durum genç ve gelecek bekleyen hakemler tarafından kabul edildi de koskoca gözlemciler tarafından nasıl hazmedildi anlayabilmiş değiliz.
Sonuçta Genel Kurul başladı TAslan Divan başkanlığına seçildi, gündem maddeleri hızla geçti sıra yeni Yönetim ve Denetim Kurullarının seçimi maddesine geldi, Divana blok halinde hazırlanmış iki ayrı liste verildi. Sayın Vedat YÜKSEL Başkanlığındaki listeye karşılık Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA Başkanlığında bir liste oluşturulmuştu. Bu arada seçimin blok liste mi yoksa çarşaf liste mi olacağı üzerine bir önerge verildi. Divan başkanının bilgisizliği ve yetersizliğinden kaynaklanan kargaşa içinde çarşaf liste yöntemi belirlendi. Çarşaf listeye yönelik bir hazırlık her iki tarafça daha önce yapılmadığı için mevcut blok listelerle seçim yapılması kararlaştırıldı.
Genel Kurul hazirununun çarşaf liste yöntemi hakkında bilgilendirilmesinin istenmesi üzerine TAslan Divan Başkanı olarak “Herhangi bir liste üzerinde Adayın isminin çizilebilir yerine başka bir Adayın isminin yazabilirsiniz” açıklamasını yaptı.
Blok listelerde isimleri bulunanlar dışında başka bir hiçbir üye herhangi bir görev için adaylık belirtmedi. Divan başkanlığınca da başka aday olup olmadığı genel kurula sorulmadı. İşaret sayılabilecek karalama, imza ve benzeri durumda oy pusulasının geçersiz olacağı duyuruldu.
Yapılan itirazlar sonucu listeler oy verme kabini içindeki masaya konarak ve mat renkli zarfla oy verme işlemine başlandı.
Oy verme işlemi devam ederken oy pusulası üzerinden bir adayın isminin çizilip yerine hiçbir göreve aday olmayan, yani adaylığı genel kurula duyurulmayan üyelerin isimlerinin yazıldığı anlaşıldı. Yerinde yapılan uyarı ile bu durumlarda oy pusulasının işaretli sayılacağı ve geçersiz olacağı belirtildi. Fakat TAslan Divan Başkanı olarak kararın kendisinde olduğunu ve kimsenin karışmamasını ısrarla belirtti.
Oy verme işlemi tamamlanıp oy tasnifine geçildiğinde Sayın Vedat YÜKSEL’in blok listesinin 49 üye tarafından zarf içine konduğu, Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA’nın blok listesinin 57 üye tarafından kullanılıp zarf içine konulduğu görülmüştür.
Oy pusulaları üzerinde yapılan incelemede Sayın YÜKSEL listesinin üzerinde hiçbir işaret yapılmadığı ve 49 geçerli oy olduğu, buna karşılık Sayın ÇETİNKAYA listesini içeren oy pusulalarından 45 tanesi üzerinde değişiklik yapıldığı belirlenmiştir.

Sayın ÇETİNKAYA listesine verilen 12 değişiklik yapılmayan işaretsiz oy dışındaki 45 oy pusulasından 2 si üzerinde imza benzeri işaret olduğu için Divanca geçersiz sayılmış, diğer 43 oy pusulası üzerinde herhangi bir adayın isminin çizilmesi ve oy kullanan üyenin isminin yazıldığı görülmüştür.
43 oy pusulasında 43 farklı isim yazılı olduğu, bu yeni yazılan isimlerin tamamının yazılı olduğu görev için aday olmadığı belirlenmiş. Nitekim bazı üyeler sadece kendi ön adlarını, bazıları ön adlarının baş harfi ile soyadını, bazıları ise sadece soyadlarını, başka bir görev için listede ismi olan bir kaç üye ise ikinci bir görev için aday olarak isimlerini yazarak Divan Başkanı TAslan’a oylarını açık etmişlerdir.
Bu 43 oy pusulasının işaretli ve geçersiz oy sayılması gerektiği yönündeki itiraz ve uyarılar bu durumun sorumlusu divan başkanı TAslan tarafından ısrarla dikkate alınmamış. Üstelik “Ben böyle karar alıyorum, kimse karışamaz, gerekiyorsa Genel Merkez iptal etsin” diyerek diklenmiştir.
TFFHGD Mersin Şubesi bazı duyarlı üyeleri Genel Merkez nezrinde oy tasnifinin yasa, talimat, düzenleme, gelenek ve içtihatlara aykırı yapıldığı şeklinde itirazda bulunmuştur. Genel Merkez derhal duruma el koymuş yaptığı inceleme, araştırma, değerlendirmede Mersin Şubesi olağanüstü Genel Kurulunda yapılan seçim oy tasnifinin hatalı olduğuna, belgelerin incelenmesi ile yeniden yapılan oy tasnifi sonucu Sayın Vedat YÜKSEL listesinin 49 geçerli oyuna karşılık Sayın Hüsamettin ÇETİNKAYA’nın 12 geçerli oyu bulunduğuna ve Şube Yönetiminin Sayın Vedat YÜKSEL Başkanlığındaki yönetim kuruluna ait olduğuna karar vermiş.
Böylece adalet doğru ve zamanında tecelli etmiştir.
mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Bravo GENEL MERKEZİMİZe ...
Doğru insanlar da kalmış camiada....
KASABA TİLKİSİ TUNCER...
OLSUN BEN 45 KİŞİYİ KARANTİNA ALTINA ALDIM. 12 DE KEMİK ADAMIM VAR. AL SANA 57 OY. DİVAN BAŞKANLIĞINIDA ALDIM MI SEÇİM BENİM...
UMRUNDAMI HÜSAMETTİN'İN KİŞİLİĞİ. O SEÇİMİ ALSINDA...
AMA ÇARŞAFLA ŞEYİ(BLOK LİSTEYİ) KARIŞTIRDI.
MHK YA ALDIM SEÇİMİ,BİTİRDİM VEDAT'I DEDİ AYNI AKŞAM. HESAP BAĞDAT TAN DÖNMÜŞ UMRUNDAMI...
ilk önce genl merkezi doğru kararından dolayı kutlarım.sonrada vedat başkanımı doğruluğu,dürüstlüğü ve yeniden başkan seçilmesinden dolayı kutlarım.bu tuncerin ilk vukuatı değilki.ben başta h.çetinkaya ve diğer kurul üyelerine şaşıyorum.bu otuna ortak oldular.ya sen hüsam hocam.sen nasıl olurda bu adamın ipiyle kuyuya inersin ve hala seni rezil etmişken orda durursun.herşeyin koltuk mevki olmadığını onların içinde en iyi sen bilirsin.bizmi seni yanlış tanıdık yoksa.diğer kurul üyeleri içinde düşüncem aynı.(taslan hariç).adem hocam sana da bir yerde erdemlili olduğun için hak veririm ama sende koltuk sevdalısı değilsin.yüzyüze sizlerle konuştuğumda aynı kanıdayız.daha ne beklersiniz anlamadım.bırakın taslanı kendi b....kuyla oynasın.buna siz alet olmayın.sizi böyle tanıdım böylede kalmanızı bekliyorum.istifa edin şun sahte sevgi gösterenlerden daha çok gerçek sevenleriniz olacak.
mersin sus pus.noldu sizlere.bu korku neden.çok önemli bir gelişme olmutaslanın ipliği pazara çıkmış,mersinde bir sessizlik.buranın şimdi yorum yağmuruna tutulması lazımdı.ne yazık ki herkes maç alamama korkusuna kapılmış.maç sizin kişiliğinizden çok mu önemli.sözüm cinlere,şeytanlara değil.onlar ruhunu şeytana kaptırmış,maç alamazlarsa ölürler.ya diğerleri.sevinilmesi gereken gelişmede sizde mi yas tutuyorsunuz.korkmayın düşüncelerinizi yazın.tuncer burdan sizi tanımaz.tabii cesaretiniz varsa. onun yaptığı ayıpla size artık söz söyleme hakkıda yok.
ANKARADAN YAZIYORUM VE MERSİN DEKİ DİRENİŞİN TEMSİLCİLERİNİ ÖPÜYORUM TÜRKİYEYE ÖRNEK OLDUNUZ KAZANDINIZ TBRKLER HEPİNİZ BİRER ASLANSINIZ VEDE ÇOK ONURLUSUNUZ LUTFEN MORALİNİZİ BOZMAYIN DİRENEN KAZANIR HELE BUNLARA KARŞI YILGINLIK YOK
hak yerini buldu.bende seçimde oradaydım ve orada tuncer aslanın karantina altına almış olduğu o gencecik hakemlerin yüzündeki caresizliği gördüm.çünkü tehdit edilmişlerdi 'eğer isminiz listede cıkmaz ise birdaha maç alamazsınız'demişler bazı hakemlerle görüştüm mecbur oldugunu öğrenci olduklarını ve mac yöneterek harçlığını cıkardığı söyledi bunun için istemedikleri bir şekilde istemdikleri kişilere oy vermek zorunda kaldılar.neyseki hak yerini buldu...
BEN ADANADAN YAZIYORUM YA TUNCER HOCA SEN NELERE KADİRMİŞSİN YİYON YİYON DOYMUYON KONUŞMAYIDA BİLMİYON BİRDE BÖLGE EĞİTİMCİSİSİN KÜCÜK İŞLERE TEVASU EDİYON.KALIBININ ADAMI OL.BIRAK TÜRK HAKEMLİĞİ VE BÖLGE HAKEMLİĞİ HÜR İRADESİYLE HAREKET ETSİN.GÜNGELİR SAP DÖNER KESER DÖNER YANLIŞ HESAP BAĞDATTAN DÖNER.BUGÜN BURDASIN YARINI ALLAH BİLİR ONA GÖRE.YARIN BAŞKALARI GELİR SENİ ÖPER DİKKAT ET.HERKESİN SAYGI DUYDUĞU BİR OL.KOLTUĞUNA DEĞİL SANA SAYGI DUYSUNLAR.YOKSA YAZIK OLUR.HA UNUTMADAN HATAYIDA KAPIŞTIRMA.ZATEN ORDA AZ MUHTEREM ÇOK........ VEREN BİRİ VAR ARAP ONUN SONU GİBİ OLASIN SONUN OK.HEPİNİZİ ÖPER.ALTAN
ben ramazan yıldırım.tarsusta faal olan veya olmayan tüm hakem ve gözlemcileri yanıma bekliyorum.nasıl bir adamın peşinden gittiklerini onlara en ince noktalarına kadar anlatacağım.mutlaka dinlemelerini,ama mutlaka gelmenizi istiyorum.ben,anlattıktan sonra herkes istediği yoldan gidebilir.ama ,ben hala aynı yoldan giderim diyen varsa ALLAH yolunu açık etsin.onada bakış açım yolundan gittiği adamdan pek farkı olmaz.tek farklı tarafı tarsuslu olmasıdır.yalnız bir açıklamada bulunayım.maç alamama korkusu olan varsa gelmeyebilir,gelirsede onada anlatılması gerekeni anlatırım.gelmek istemeyen olabilir,ben kimseye kırgın değilim,korkmasın.gelirsede o benim için tarsuslu,gelmesede..
Sevgili Ramazan kardeşimin yiğit duruşunu canı gönülden destekliyorum. Biz hiç bir zaman şark kurnazı olmadık ve de şark kurnazlığı yapan kişilerin ardından da yürümedik. Dün ne idiysek bu gün de o düşüncenin yanında ve savunucularıyız. Kendini akıllı olarak sanan ve küçük hesaplar peşinde koşan muhteremler şunu bilmelidirler ki gün gelir bu peşinden koştukları kişiler onlara da " KOÇUM " diye hitap edebilirler. Akıllı olmalarını ve hakkaniyet ölçüsünde davranmalarını öneriyorum. Tıpkı Ramazan Hocam gibi benim de hiç bir şeyden ne çekincem ne de korkularım var. TAslan' ın maç verip vermemesi beni pek bağlamamakta. Dileyenler varsa içlerindeki kurtları dökebilirler. Umuyor ve diliyorum ki; Mersin Hakemliği gelecek günlerde çok daha güzel gelişmelere tanık olacak ve hak ettiği yerlere gelecektir. ( Ama asla bugünkü zihniyetle değil). Adil AKTAŞ
Sayın Yıldırım ve aktaşın görüşlerine katılıyorum. Her şey hakemlik veya gözlemcilik demek degildir. Ben şahsen demokratik yolla yapılan bir takım mücadelelere saygı duyarım. Ancak son olağanüstü kurulda kişilere oy pusulası üstüne isim yazdırılma olayını o ekibin içinde olmamama rağmen içime sindiremedim. Bunun ne kişiye hakaret içeren insanlıkdışı bir davranış olduğunu düşünüyorum. Halen de kabullenemiyorum. 45 tane insandan biri de çıkıp 'sayın taslan napıyorsun bize güvenmiyorsan aday olma ben ismimi yazmam' diyemiyor. Para bu denli mi önemli. Hakemlik ve gözlemcilik bu denli vazgeçilmez bir iş mi? Bazı kişiler yüksek mevkilerden istifa ediyor. sırf onurları için. Hadi gençler diyemedi, öğrenciyim-işim yok diye ya sen Burhan Hoca-Ferhat hoca ve diğerleri. Hele hele genel kurul devam ederken taslanın ferhata yüksek sesle herkesin duyacağı şekilde attığı fırça ve hakaret. Para onurunu geri getirirmi ferhat hoca düşün. Gözlemci olsan iyi not versekötü not versen ne yazar. O hakem sizin ne olduğunuzu biliyor. Hoş hakeme 6,5 da verseniz, o hakem ertesi hafta bir üst liğe hakem gidiyor, tabi anlarsanız. Tabi ne olursa olsun ben 20 tl alayımda demiyorsanız.
ramazan abi umarım çagrına cevap alırsın ama sanmıyorum ben. hepsi üç kuruşa talib adamlar koca tarsusta adam gibı adam 3 kişi kalmış ramazan yıldırım ender horata ilkan erköse gerisini salla. keşke o yiğenin olacak ......... da şu tunceri anlatabilsende onun kuyrugunda dolanmasa..
bana desteğini veren arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.ben tarsusluları bekliyorum gelen gelir,gelmeyen kendi yolunu çizer.anlatacaklarım karşısında hepsinin şok olacağına inanıyorum.nasıl birinin peşinden gittiklerini anlıyacaklar.şimdi haklı olarak diyeceksiniz ki;hocam nedir bu anlatacaklarınız,biz öğrenemeyecekmiyiz.bekleyin,yakında herkes bir koltuk uğruna,bir oy uğruna nelerin feda edildiğini öğrenecek.saygılarımla....
Ender mi? adam? ula adam bizi köy turnuvasında futbolculara sattı? siz neden bahsediosunuz? bilip bilmeden klavye arkasından konuşmayın. 500 kişi kudbettin hoca ve triosunu sardığında ender neredeydi? Bana burdan laf salatası yapmayın
enderi eleştiren arkadaş galiba ender hocanın ne iş yaptığını bilmiyor.onu güvenlik sanıyor herhalde. belki rakamı abartmış ama 500 kişi diyor.ender hoca emniyet md.mü ki 500 kişiye müdahale etsin.evet klavye arkasından fazla atıp tutan sen olmuşsun.
Oyuncuları kışkırtırsa emineyet müdürü değil. MİT başkanı gelse bişi olmaz bilip bilmeden konuşma
MERSİNİN TALİHSİZLİĞİ. "ramazan abi umarım çağrına cevap alırsın ama sanmıyorum ben."diyen arkadaşı candan kutluyorum.tarsusluları benden daha iyi tanımış.19/09/2010 tarihli yazıma istinaden hiçbir tarsuslu yanıma gelmedi.4 aydır arayıp sormayan,yanıma gelmeyen ali can hocam bu yazımdan sonra her ne hikmetse 2 gün üstüste arayıp zamanının müsait olmadığını ve en kısa zamanda geleceğini söyledi.hala ses yok.kendi adıma hiç üzülmedim.tek üzüldüğüm nokta maalesef TARSUS BİTMİŞ.herkes kemdi menfaatinde.peşinden gittikleri adam,adammış değilmiş umrunda değil kimsenin.benim için tarsusluların(faal olan hakem ve gözlemciler)artık peşinden koştukları adamdan farkı yok gibi.
mersini yöneten şahsiyeti tarsuslulardan sonra herkes öğrenecek demiştim.burdan herşeyi açıktan yazmak aile terbiyeme ters.bir benzetmeyle anlatacağım.resmi kurumlarda bir memur büyük suç işlemişse ki bu suç işten atılmaya kadar giden bir suç.kurum,o kişiyi işten çıkaracak ama ailesini,çoluk çocuğunu düşünür.kişi şahsiyetsiz olabilir,kurum ailesinin şahsiyetini düşünür.kişiyi affetmez ama cezasını hafifletir.benimde tuncer başkanın söylediklerini açıktan yazmamam,yazamamam bir hafifletmedir.kendi için değil tabii.sanırım bana verdiği sözü,yemini anlamışsınızdır.birde başkan bilsin ki o söz ağzından çıktığı şekilde aynen iletilmesi gereken yerlere iletildi.
mersinin ne talihsizliği ki,mersinde futbolU,genç hakemlerİ,TFF,MHK'yı böyle bir kişi yönetiyor.daha geniş ve teferruatlı açıklamayı değişik yerlerde görecek,duyacaksınız.
RAMAZAN YILDIRIM
EDİTÖRE. mersin sütunu çok geri sayfalarda kaldığı için bu yazdığım yazıyı pekçok kişi okuyamayabilir.ilk sayfada yayınlama imkanınız olusa değil mersin tüm türkiye mersin ihk başkanını tanımış olur.ben haluk başkanım döneminde İGK'da 3 yıl görev yapan gözlemci(eski gözlemci desem daha doğru olur.) ramazan yıldırım.