MHK krizi, istifalar, görevden almalar, tarihi borç derken milli takımlarda da yaşanan kriz, futbol dünyasında gözleri 2011 Haziran ayındaki Türkiye Futbol Federasyonu Olağan Genel Kurulu'na çevirdi.
Azerbaycan'daki skandal yenilgi sonrası aralarında M. Ali Aydınlar, Osman Çarmıklı ve Zafer Yıldırım'ın da bulunduğu birçok yönetici, "Bu ekiple olmaz, biz yokuz" mesajı verirken, Türkiye'ye dönüşte, "Seçime kadar bekleyelim, haziranda bırakırız" kararı benimsendi.
ÖZGENER ADAY MI?
Futbol dünyası, TFF'nin 2011 Haziran ayındaki seçim kongresi için şimdiden 'yazı-tura' atmaya başladı.
En çok merak edilen konu ise Mahmut Özgener'in yeniden aday olup olamayacağı. Hasan Doğan'ın vefatı sonrası ara dönemde TFF Başkanı seçilen ve 2011 seçimleri öncesi bu konuda konuşmak istemeyen Mahmut Özgener'in yakın çevresine, "Aileme söz verdim, bir dönem başkanlık yapıp İzmir'e döneceğim" dediği öğrenildi.
Ancak Özgener'in bu bırakma kararının perde arkasında, futbolda yaşanan başarısızlıklar yatıyor. Daha doğrusu son seçimde arkasında bulduğu 'AKP desteği'nin artık yön değiştirdiğini, en önemlisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yakın çevresine, 'Mahmut bey bu işi beceremedi' dediğini biliyor.
ÖZGENER'İ BİTİREN YANLIŞLAR
Anımsanacağı gibi, Mahmut Özgener yönetimi geride kalan 2.5 yılda en büyük darbeyi hakem hatalarından yemiş ve Oğuz Sarvan konusundaki ısrarı, önce Galatasaray, sonra Beşiktaş ve son olarak da Fenerbahçe ile arasındaki köprülerin atılmasına neden olmuştu. Oğuz Sarvan ve ekibinin 'profesyonel'liğe geçişiyle Anadolu kulüplerinden çoğunun da güvenini kaybedip Kulüpler Birliği Vakfı ile ters düşen Mahmut Özgener'in olası bir seçimde vakfın 100'ün üzerindeki oyundan sadece 10-15'ini alabileceği konuşuluyor.
Özgener'in geride kalan yönetim süreci içindeki ikinci en büyük hatası ise TFF bünyesindeki kadrolaşma. Haluk Ulusoy döneminden kalan profesyonelin yüzde 95'i ile yollarını ayıran Mahmut Özgener, federasyonun 'bahçıvanı' dâhil tüm kadroyu değiştirdiği için eleştirilmişti.
Yine Özgener döneminde bazı 'seçkin' kişilerin 10 bin ile 33 bin dolar arasında 'danışmanlık' maaşı alması, hizmet satın alımlarında bazı firmalara inanılmaz ödemeler yapılması da, özellikle Başbakan'a yakın kişilerin (Denetleme kurulu başkanı Hamdi Topçu) dikkatini çekmiş ve maddi konulardaki bu uçsuz bucaksız harcama da Özgener'in hanesine (-) olarak yazılmıştı.
Özgener'i kamuoyunun gözünde bitiren son darbe ise milli takımlardaki tercihleri nedeniyle geldi.
Fatih Terim'in görevden ayrılması konusunda 'ısrarcı' rol üstlenen ve ünlü hocanın istifa ediyorum dediği anda 'Kabul edilmiştir' bildirisi yayımlayan Özgener'in Terim'e verilen 2 milyon liralık yıllık maaşın 10 misli fazlasına Hollandalı Guus Hiddink'i getirmesi ise TFF yönetimin en kötü icraatı olarak göze battı.
Hiddink'in yurt dışından milli takımı yönetmeye kalkması ve peşi sıra gelen Almanya-Azerbaycan yenilgilerinin faturası da, futbolun önemli isimlerince 'Mahmut Özgener-Levent Kızıl' ikilisine çıkartıldı.
VE BAŞBAKAN KARARINI VERİYOR
Futbola ilgisi ve sevgisi ile bilinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TFF'nin işini yapamadığı ile ilgili kesin karara ise Berlin'deki maç sonrası vardı. Alman meslektaşı Angela Merkel ile maç izleyen Erdoğan'ın, 'Bir daha gelmem' diyerek Hiddink gidene kadar milli maçları kast ettiği AKP'ye yakın çevrelerce konuşuldu. Yine bu çevreler, 'Başbakan futbolu iyi bilir, bu futbolun iyi yönetilmediğinin de farkında' diyerek AKP'nin Özgener'in biletini kestiğini ifade ediyorlar.
PEKİ ADAYLAR KİM?
TFF'de seçim sürecine 7-8 ay kala eski Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in adı geçiyor. Antalya'da yerel seçimleri kaybettikten sonra, futbola olan ilgisi nedeniyle Başbakan'ın yeni gözdesi haline gelen Menderes Türel, eğer genel seçimlerde milletvekili adayı olmaz ise futbolun patronluğuna soyunacak.
Türel'in TBMM'ye girmesi halinde ise TFF Başkanlığına, Gençlik Spor eski Genel Müdürü Mehmet Atalay'ın aday gösterileceği öğrenildi. GSGM'deki görevi sırasında 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası başta olmak üzere birçok organizasyona imza atan Atalay'ın bu teklife hayır demeyeceği de sızan bilgiler arasında...
KULİSLERDEN SIZAN DİĞER İKİ ADAY!
Başbakan her ne kadar da kafasında bir aday belirlemiş olsa da, kulislerden gelen haberler arasında koltuğa talip iki aday daha bulunuyor.
Bunlardan bir tanesi Cihan Kamer, Kamer'in TFF Başkanlığına uzun zamandır sıcak baktığı ve futbolun patronu olmak için çeşitli kulis çalışmalarında bulunduğu gelen bilgiler arasında.
Bir diğer isim ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis 2. Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ.
Gümüşdağ’ın da Başbakan’a olan yakınlığı biliniyor. Bu yakınlığı da kullanarak TFF’nin başına geçmek istediğini her fırsatta dile getirdiği de bir diğer bilgi!
PEKİ SEÇİMDE RÜZGAR TERSE DÖNERSE
Genel seçimlerde AKP'nin iktidarını sürdürmesi halinde yukarıdaki senaryo bire bir gerçekleşecek. Ancak seçimlerde rüzgar terse döner de olası bir CHP-MHP koalisyonunda ise TFF yeniden yapılacak, önceki dönemlerde önü kesilen birçok yöneticinin yeniden futbolun yönetimine dönüş süreci başlayacak.
Azerbaycan'daki skandal yenilgi sonrası aralarında M. Ali Aydınlar, Osman Çarmıklı ve Zafer Yıldırım'ın da bulunduğu birçok yönetici, "Bu ekiple olmaz, biz yokuz" mesajı verirken, Türkiye'ye dönüşte, "Seçime kadar bekleyelim, haziranda bırakırız" kararı benimsendi.
ÖZGENER ADAY MI?
Futbol dünyası, TFF'nin 2011 Haziran ayındaki seçim kongresi için şimdiden 'yazı-tura' atmaya başladı.
En çok merak edilen konu ise Mahmut Özgener'in yeniden aday olup olamayacağı. Hasan Doğan'ın vefatı sonrası ara dönemde TFF Başkanı seçilen ve 2011 seçimleri öncesi bu konuda konuşmak istemeyen Mahmut Özgener'in yakın çevresine, "Aileme söz verdim, bir dönem başkanlık yapıp İzmir'e döneceğim" dediği öğrenildi.
Ancak Özgener'in bu bırakma kararının perde arkasında, futbolda yaşanan başarısızlıklar yatıyor. Daha doğrusu son seçimde arkasında bulduğu 'AKP desteği'nin artık yön değiştirdiğini, en önemlisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yakın çevresine, 'Mahmut bey bu işi beceremedi' dediğini biliyor.
ÖZGENER'İ BİTİREN YANLIŞLAR
Anımsanacağı gibi, Mahmut Özgener yönetimi geride kalan 2.5 yılda en büyük darbeyi hakem hatalarından yemiş ve Oğuz Sarvan konusundaki ısrarı, önce Galatasaray, sonra Beşiktaş ve son olarak da Fenerbahçe ile arasındaki köprülerin atılmasına neden olmuştu. Oğuz Sarvan ve ekibinin 'profesyonel'liğe geçişiyle Anadolu kulüplerinden çoğunun da güvenini kaybedip Kulüpler Birliği Vakfı ile ters düşen Mahmut Özgener'in olası bir seçimde vakfın 100'ün üzerindeki oyundan sadece 10-15'ini alabileceği konuşuluyor.
Özgener'in geride kalan yönetim süreci içindeki ikinci en büyük hatası ise TFF bünyesindeki kadrolaşma. Haluk Ulusoy döneminden kalan profesyonelin yüzde 95'i ile yollarını ayıran Mahmut Özgener, federasyonun 'bahçıvanı' dâhil tüm kadroyu değiştirdiği için eleştirilmişti.
Yine Özgener döneminde bazı 'seçkin' kişilerin 10 bin ile 33 bin dolar arasında 'danışmanlık' maaşı alması, hizmet satın alımlarında bazı firmalara inanılmaz ödemeler yapılması da, özellikle Başbakan'a yakın kişilerin (Denetleme kurulu başkanı Hamdi Topçu) dikkatini çekmiş ve maddi konulardaki bu uçsuz bucaksız harcama da Özgener'in hanesine (-) olarak yazılmıştı.
Özgener'i kamuoyunun gözünde bitiren son darbe ise milli takımlardaki tercihleri nedeniyle geldi.
Fatih Terim'in görevden ayrılması konusunda 'ısrarcı' rol üstlenen ve ünlü hocanın istifa ediyorum dediği anda 'Kabul edilmiştir' bildirisi yayımlayan Özgener'in Terim'e verilen 2 milyon liralık yıllık maaşın 10 misli fazlasına Hollandalı Guus Hiddink'i getirmesi ise TFF yönetimin en kötü icraatı olarak göze battı.
Hiddink'in yurt dışından milli takımı yönetmeye kalkması ve peşi sıra gelen Almanya-Azerbaycan yenilgilerinin faturası da, futbolun önemli isimlerince 'Mahmut Özgener-Levent Kızıl' ikilisine çıkartıldı.
VE BAŞBAKAN KARARINI VERİYOR
Futbola ilgisi ve sevgisi ile bilinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TFF'nin işini yapamadığı ile ilgili kesin karara ise Berlin'deki maç sonrası vardı. Alman meslektaşı Angela Merkel ile maç izleyen Erdoğan'ın, 'Bir daha gelmem' diyerek Hiddink gidene kadar milli maçları kast ettiği AKP'ye yakın çevrelerce konuşuldu. Yine bu çevreler, 'Başbakan futbolu iyi bilir, bu futbolun iyi yönetilmediğinin de farkında' diyerek AKP'nin Özgener'in biletini kestiğini ifade ediyorlar.
PEKİ ADAYLAR KİM?
TFF'de seçim sürecine 7-8 ay kala eski Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in adı geçiyor. Antalya'da yerel seçimleri kaybettikten sonra, futbola olan ilgisi nedeniyle Başbakan'ın yeni gözdesi haline gelen Menderes Türel, eğer genel seçimlerde milletvekili adayı olmaz ise futbolun patronluğuna soyunacak.
Türel'in TBMM'ye girmesi halinde ise TFF Başkanlığına, Gençlik Spor eski Genel Müdürü Mehmet Atalay'ın aday gösterileceği öğrenildi. GSGM'deki görevi sırasında 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası başta olmak üzere birçok organizasyona imza atan Atalay'ın bu teklife hayır demeyeceği de sızan bilgiler arasında...
KULİSLERDEN SIZAN DİĞER İKİ ADAY!
Başbakan her ne kadar da kafasında bir aday belirlemiş olsa da, kulislerden gelen haberler arasında koltuğa talip iki aday daha bulunuyor.
Bunlardan bir tanesi Cihan Kamer, Kamer'in TFF Başkanlığına uzun zamandır sıcak baktığı ve futbolun patronu olmak için çeşitli kulis çalışmalarında bulunduğu gelen bilgiler arasında.
Bir diğer isim ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis 2. Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ.
Gümüşdağ’ın da Başbakan’a olan yakınlığı biliniyor. Bu yakınlığı da kullanarak TFF’nin başına geçmek istediğini her fırsatta dile getirdiği de bir diğer bilgi!
PEKİ SEÇİMDE RÜZGAR TERSE DÖNERSE
Genel seçimlerde AKP'nin iktidarını sürdürmesi halinde yukarıdaki senaryo bire bir gerçekleşecek. Ancak seçimlerde rüzgar terse döner de olası bir CHP-MHP koalisyonunda ise TFF yeniden yapılacak, önceki dönemlerde önü kesilen birçok yöneticinin yeniden futbolun yönetimine dönüş süreci başlayacak.
Kaynak: Medyaspor
0 yorum:
Yorum Gönder
Bu kısımda, haber ile ilgili yorum/öneri ve görüşlerinizi serbestçe ifade edebilirsiniz. Verilen yorumlar, yayınlanmadan önce yönetici tarafından kontrol edilmekte ve genel ahlak kurallarına uymayan, etik bulunmayan yorumlar yayınlanmamaktadır. YAPILAN YORUMLAR, yorumu yapan kişi ve kişileri bağlayıcıdır, sitemiz ile ilgisi yoktur.