Cumhuriyet gazetesi spor müdürü ve medyaspor.com yazarı Sayın Arif Kızılyalın'dan bir MHK tespiti daha. Hakemlerin MHK’nin tavrı ve yaklaşımına uygun davranmalarının sonuçları ile ilgili olarak örnekli olumsuz uygulamalar;
Geçen yıl Galatasaray, şimdi Beşiktaş!
Geçen yılın transfer ayıydı.
Galatasaray, Fildişili yıldız Abdulkader Keita ile Elano'yu transfer ediyor, Kewellı, Ardalı kadroyla rakiplerine gözdağı veriyordu.
"Kim tutacaktı ki bu kadar forveti..." dedi Sarı-Kırmızılı camia.
Ama bir şeyi unutuyorlardı; bu M
HK, bu Oğuz Sarvan ve bu Yüksel Okçuoğlu varken, değil Keita'yı, Maradona ile Pele'yi gençlik yıllarına döndürüp getirseniz, üstüne bir de Hagi'yi koysanız, hikaye...
Gerçekten de Rijkaardlı takım rezil oldu.
Önce Keita, atılan tekmelerden yılıp, "Eeee, nehaliniz varsa görün"e getirdi, Elano topa ayağını sokmadı, Kewell ile Arda da darbeye bağlı sakatlıklara kurban gidince Galatasaray armadası, sığı suda batıverdi...
Çünkü 'ders almamıştı' Adnan Polat ve yönetimi.
Bir önceki yıl, "Çifte raporyok" dedikleri Sıvas-Galatasaray maçına kapalı kapılar ardında 2. raporu yazdıran Sarvanlar, Okçuoğulları'nın önü kesilmemiş, bilakis güçlenmelerine izin verilmişti...
Sonrasını biliyorsunuz...
İnanılmaz bir çöküş...
Ve şimdi aynı senaryo Beşiktaş için oynanıyor.
Önüne gelen Beşiktaş'ın yıldızlarını biçiyor.
Nasılsa Beşiktaşlılar'a 'vurmak' serbest.
Biraz olaya mecazi yaklaşırsak; çaktırmadan dirsek de atın, ama Teofilo gibi kameralara yakalanmayın durumu!
Ne acı değil mi, bir önceki yıl Galatasaray'ın başına gelenler şimdi Beşiktaş için sahneleniyor.
Bağdat'taki sağır Sultan bile biliyor bu TFF ile MHK'nin Siyah-Beyazlı kulübe sıcak bakmadığını..
Bu durumun Oğuz Sarvan da Yüksel Okçuoğlu da farkında.
Onların bilmesinden ziyade, hakemler de durumun ayırdına varmış durumda; nereye yelken açarlarsa oradan fırtına gelmez hesaplayabiliyorlar.
O yüzden, 'vurun abalı'ya hesabı!
Geçenlerde bir Beşiktaşlı dostumla sohbet ediyordum...
"Quaresma'yı getireceğimize, keşke İnterli Materazzi'yi alsaydık, hiç olmazsa, tekme atmaya cesaret edemezlerdi...Gördüm Q7'in bileğini ağlıyordum. Guti de, 'Ben dünyanın en sert liginden geldim, burada sürekli tandona çalışıyorlar, hakemler de siz tekme yiyip sakatlandığınızda yüzünüze gülerek bakıyorlar' diye dert yandı. İnanmadım, son iki üç haftadır gözümle görüyorum." dedi..
Evet, Mahmut Özgener federasyonu şapkasını önüne koyup düşünmeli.
Milli takımın peşinden koşup Almanya senin, Bakü benim dolaşmakla futbol yönetilmez.
Eğer futbolun kamuoyu vicdanını rahatlatmak istiyorsa hemen MHK'yi değiştirmeli. Yoksa tepkiler, çığ gibi büyür, olan TFF yönetimine olur!
Kaynak:www.cumhuriyetspor.com.tr
Geçen yıl Galatasaray, şimdi Beşiktaş!
Geçen yılın transfer ayıydı.
Galatasaray, Fildişili yıldız Abdulkader Keita ile Elano'yu transfer ediyor, Kewellı, Ardalı kadroyla rakiplerine gözdağı veriyordu.
"Kim tutacaktı ki bu kadar forveti..." dedi Sarı-Kırmızılı camia.
Ama bir şeyi unutuyorlardı; bu M
HK, bu Oğuz Sarvan ve bu Yüksel Okçuoğlu varken, değil Keita'yı, Maradona ile Pele'yi gençlik yıllarına döndürüp getirseniz, üstüne bir de Hagi'yi koysanız, hikaye...Gerçekten de Rijkaardlı takım rezil oldu.
Önce Keita, atılan tekmelerden yılıp, "Eeee, nehaliniz varsa görün"e getirdi, Elano topa ayağını sokmadı, Kewell ile Arda da darbeye bağlı sakatlıklara kurban gidince Galatasaray armadası, sığı suda batıverdi...
Çünkü 'ders almamıştı' Adnan Polat ve yönetimi.
Bir önceki yıl, "Çifte rapor
yok" dedikleri Sıvas-Galatasaray maçına kapalı kapılar ardında 2. raporu yazdıran Sarvanlar, Okçuoğulları'nın önü kesilmemiş, bilakis güçlenmelerine izin verilmişti...Sonrasını biliyorsunuz...
İnanılmaz bir çöküş...
Ve şimdi aynı senaryo Beşiktaş için oynanıyor.
Önüne gelen Beşiktaş'ın yıldızlarını biçiyor.
Nasılsa Beşiktaşlılar'a 'vurmak' serbest.
Biraz olaya mecazi yaklaşırsak; çaktırmadan dirsek de atın, ama Teofilo gibi kameralara yakalanmayın durumu!
Ne acı değil mi, bir önceki yıl Galatasaray'ın başına gelenler şimdi Beşiktaş için sahneleniyor.
Bağdat'taki sağır Sultan bile biliyor bu TFF ile MHK'nin Siyah-Beyazlı kulübe sıcak bakmadığını..
Bu durumun Oğuz Sarvan da Yüksel Okçuoğlu da farkında.
Onların bilmesinden ziyade, hakemler de durumun ayırdına varmış durumda; nereye yelken açarlarsa oradan fırtına gelmez hesaplayabiliyorlar.
O yüzden, 'vurun abalı'ya hesabı!
Geçenlerde bir Beşiktaşlı dostumla sohbet ediyordum...
"Quaresma'yı getireceğimize, keşke İnterli Materazzi'yi alsaydık, hiç olmazsa, tekme atmaya cesaret edemezlerdi...Gördüm Q7'in bileğini ağlıyordum. Guti de, 'Ben dünyanın en sert liginden geldim, burada sürekli tandona çalışıyorlar, hakemler de siz tekme yiyip sakatlandığınızda yüzünüze gülerek bakıyorlar' diye dert yandı. İnanmadım, son iki üç haftadır gözümle görüyorum." dedi..
Evet, Mahmut Özgener federasyonu şapkasını önüne koyup düşünmeli.
Milli takımın peşinden koşup Almanya senin, Bakü benim dolaşmakla futbol yönetilmez.
Eğer futbolun kamuoyu vicdanını rahatlatmak istiyorsa hemen MHK'yi değiştirmeli. Yoksa tepkiler, çığ gibi büyür, olan TFF yönetimine olur!
Kaynak:www.cumhuriyetspor.com.tr
0 yorum:
Yorum Gönder
Bu kısımda, haber ile ilgili yorum/öneri ve görüşlerinizi serbestçe ifade edebilirsiniz. Verilen yorumlar, yayınlanmadan önce yönetici tarafından kontrol edilmekte ve genel ahlak kurallarına uymayan, etik bulunmayan yorumlar yayınlanmamaktadır. YAPILAN YORUMLAR, yorumu yapan kişi ve kişileri bağlayıcıdır, sitemiz ile ilgisi yoktur.