KÖR GÖZE PARMAK SOKMAK!

Eklenme tarihi 13 Kasım 2010 Cumartesi
Ekleyen: MaviKokart


Usta spor yazarı Sayın Cemal ERSEN Milliyet gazetesindeki köşesinde MHK’nin yaptığı atama yanlışlıkları üzerine yazdı. İşte yazının bir bölümü;

MHK Başkanı Oğuz Sarvan, eğitimci Jaap Uilenberg ve Philip Sharp sayesinde Türk hakemliğinde ciddi bir gelişme kaydedildiğini söylemiş.

Doğru söze ne denir?

Bravo Sarvan’a. En azından neyi yapamadıklarını itiraf etmiş.

Planlama işi elin oğlunda, eğitim deseniz hakeza. Yorumlar da Alman’dan, bitti gitti.

Elbette aşama kaydedecek hakemlerimiz!

Peki ne kalıyor geriye?

Maçlara atama yapmak.

Oğuz Sarvan ve Yüksel Okçuoğlu’nun tek iş bu!

Bari bunu yüzlerine bulaştırmasalar... Ama nerdeee!

İşte size bir kaç örnek.

İsmail Köse hafta içinde oynanan Ankaragücü- Fenerbahçe maçının yardımcı hakemi.
Köse daha maça çıkmadan MHK hafta sonu atamalarını açıklıyor. Aynı Köse bu kez Gençlerbirliği- Beşiktaş maçında!

Bülent Yıldırım da öyle. Pazartesi günü Beşiktaş - Kasımpaşaspor karşılaşmasını yönetiyor, ertesi sabah Bursaspor- Trabzonspor maçının tebligatını alıyor.

İnsanlık hali. Ya maçın kaderini etkileseler. Ne yapacaksınız, görevi geri aldım mı diyeceksiniz?

Anlaşılıyor ki O.Y. biraderler için performansın önemi yok. Fahiş hatalar yapıp maçın kaderini etkileseniz de, üç gün sonra yeni göreviniz hazır.

Bir başka örnek.

Nihat Mızrak kim?
Gaziantepspor- Bursaspor maçında hakem Deniz Çoban’ın kulağına “tatil” sözcüğünü fısıldayan ve ev sahibi takımın hükmen yenik ilan edilmesinde etkili olan yardımcı hakem.
Peki bu haftaki görevi nerede?
Sıkı durun; Gaziantepspor- Fenerbahçe maçında!
MHK Deniz Çoban’ı daha uzun bir süre Gaziantep’e gönderebilir mi?
Yürek ister.
Peki Mızrak’ı bu maça vermek, Gaziantepspor seyircisini açıkça tahrik etmek değil de, nedir?

Dikkatsiz, özensiz ve yaptığınız işe saygısız olursanız, ortaya böyle garip atamalar çıkar işte.

Bunlar vitrindekiler.

Kim bilir alt liglerde neler oluyor? Ne kazanlar kaynıyor, ne kafa karıştıran etaplar yapılıyor?

Federasyon O.Y. biraderlere her ay çuvalla para ödüyor.

Dürüst olsunlar, tüm hakemlere eşit mesafede dursunlar diye. Lakin tablo ortada.

Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’e bir önerim var.

Her şeyiniz ithal ya.

Getirin yurt dışından bir program, yükleyin hakemlerin bilgilerini, notlarını. Verin bilgisayara...

İddia ediyorum, o ruhsuz makine bile O.Y. biraderlerden daha adaletli karar verir.

Kör göze parmak sokmanın ne olduğunu bilmediği için başınızı ağrıtmaz.

Üstelik paranız da çarçur olmaz!

Geçmişi sorgularken...

Aziz Yıldırım Lig TV’deki programda şöyle diyor:
“Rahmetli Hasan Doğan’dan bu yana federasyonda yeni oluşumla düzenleme olmuştur, ayıklanacak olan ayıklanmıştır. Ondan önce güven ortamı yoktu. Geçmişte hakem kararlarında art niyet arardık, şimdi böyle düşünmüyoruz.”

Sayın Yıldırım’ın sözünü ettiği dönem, Haluk Ulusoy’un Federasyon Başkanlığı dönemi.

Ve o 6 yıllık süreçte Fenerbahçe 3, Galatasaray 2, Beşiktaş ise 1 kez şampiyon oldu.

İddia edildiği gibi bazı hakemler art niyetli davrandı ise, birileri de onları kullandı demek.

Kim o birileri? Kulüpler, yöneticiler vs.

Niye kullanmaya kalktı? Gayri ahlaki yollardan avantaj sağlayabilmek için.

Bir dönemin griliğinden söz edilecekse, oyunun tüm aktörleri irdelenmeli.

Hakemin yanında federasyon, kulüp yöneticisi, futbolcu, hatta teknik direktör de sorgulanmalı.

Bugün bir değişimden söz ediliyor ve buna gerek duyuluyorsa, unutulmasın, geçmişte yaşanan “top yekün” kirlenmedendir!

Cemal ERSEN - Milliyet