Ankara Amatör Yerel Lige dahil olup, 19.Aralık 2010 Pazar günü Ankara Altındağ Sentetik Yüzeyli dış sahada oynanan U 19 maçı oyunculardan birinin neden olduğu münferit bir olay nedeniyle yarıda kaldı.
Hiç kuşkusuz, Amatör küme maçlarında çıkan ilk olay olmadığı gibi yarıda kalan ilk maçta değil. Geçmişte de, bugün de, yarında Amatör küme maçlarında olay olması ve yarıda kalması doğaldır.
Ancak maçın oynanabilirlik koşulları kaybolmadan yarıda kalan maçlara örnek teşkil etmesi açısından önemlidir.
Çalışkanlarspor U19 takımı ile Polatlı Esentepespor U19 takımları arasında oynanan maçın hakem triosu Gökhun DAMCIDAĞ, Tümay AKSAY, Emin AYDOĞDU şeklindeydi.
Maçın hakemi Gökhun DAMCIDAĞ’ın baştan sona yetersiz bir performans sergilediği, maçı bir türlü kontrol altına alamadığı, teknik kararlardaki tutarsızlığına paralel disiplin uygulamalarında da hatalı olduğu katılımcılar ve seyircilerce dile getirildi.
Polatlı Esentepespor takımının 1-0 üstünlüğü ile devam eden maçın 86.dakikasında sahanın içi karıştı. Bu dakikada Polatlı Esentepespor’un 16 numaralı oyuncusunun ağresif davranışlar sergilediği rakibine tekme ile saldırdığı diğer oyuncuların olaya müdahil olması ve araya girmesine rağmen 16 nolu oyuncunun rakip oyunculara yumruk attığı görüldü. Bu arada olaydan etkilenen diğer oyuncular orta yuvarlak yakınlarında bir yumak halini aldı. Her iki takım oyuncuları sağduyulu davrandı, takım görevlilerinin araya girmesi ile ortalık bir ölçüde sakinleşti. Fakat hakem üçlüsü soyunma odasına gitti.
Maç oynanırken sahada hiçbir güvenlik gücünün olmaması dikkat çekti. Münferit olay sırasında bir kısım seyirci sahaya girme girişiminde bulunmasına rağmen görevlilerin duyarlı davranışı ile bu girişim önlendi. Nitekim hakem üçlüsü de bu seyirciler arasından geçerek soyunma odasına girdi.
Her iki takım oyuncuları ve görevlileri ve yetkilileri maçın geri kalan süresini oynamak üzere saha içinde uzun süre bekledi ve bu arada iki polis memuru sahaya geldi. Ancak MHK Başkanının geçen sezon verdiği “soyunma odasına girerseniz bir daha çıkmayacaksınız” talimatını bir biçimde anımsayan hakem Gökhun DAMCIDAĞ soyunma odasından çıkmadı ve yaklaşık 15 dakika sonra maçı tatil ettiğini görevlilere bildirdi.
Fakat maçın hakemi Gökhun DAMCIDAĞ’ın anımsayamadığı şey Futbol Müsabaka Talimatının 20.maddesindeki Maçın oynanabilirlik koşullarının kaybolma koşulları idi.
Talimatın ilgili maddesini hep birlikte anımsayalım:
“Müsabakanın, kulübün futbolcusu, yöneticisi, teknik adamları ile diğer kişilerin ayrı ayrı veya birlikte hakeme veya rakip takım futbolcu ve mensuplarına fiili eylemde bulunmaları, kavgaya sebebiyet vermeleri ve bu eylemleri dolayısıyla müsabakaya devam edilmesi olanağının kalmaması,
Seyircilerin taşkın ve edebe aykırı hareketleri ile birlikte müsabakaya müdahaleleri sonucunda müsabakaya devam edilmesi olanağının kalmaması, hallerinde müsabakayı tatil ettiğini ilan eder.”
Ey BHK Başkanı Sayın GÖZAYDIN, İHK Başkanı Sayın ERKAN “Polis olmasa bile siz maçı başlatın, duruma göre gerekirse sonra tatil edersiniz” talimatını vermesini biliyorsunuz fakat maçın oynanabilirlik koşullarının ne olduğunu hakemlere öğretiyor musunuz? Sahi siz FMT’nın 20. maddesini biliyor musunuz?
Şimdi her iki kulüp yetkilileri oynanabilirlik koşulları kaybolmadığı halde tatil edilen maç hakkında İl Tertip Kurulunun alacağı kararı ve İl Hakem Kurulu’nun uygulayacağı yaptırımı merak etmektedir.
Melisa KESKİN – mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Hiç kuşkusuz, Amatör küme maçlarında çıkan ilk olay olmadığı gibi yarıda kalan ilk maçta değil. Geçmişte de, bugün de, yarında Amatör küme maçlarında olay olması ve yarıda kalması doğaldır.
Ancak maçın oynanabilirlik koşulları kaybolmadan yarıda kalan maçlara örnek teşkil etmesi açısından önemlidir.
Çalışkanlarspor U19 takımı ile Polatlı Esentepespor U19 takımları arasında oynanan maçın hakem triosu Gökhun DAMCIDAĞ, Tümay AKSAY, Emin AYDOĞDU şeklindeydi.
Maçın hakemi Gökhun DAMCIDAĞ’ın baştan sona yetersiz bir performans sergilediği, maçı bir türlü kontrol altına alamadığı, teknik kararlardaki tutarsızlığına paralel disiplin uygulamalarında da hatalı olduğu katılımcılar ve seyircilerce dile getirildi.
Polatlı Esentepespor takımının 1-0 üstünlüğü ile devam eden maçın 86.dakikasında sahanın içi karıştı. Bu dakikada Polatlı Esentepespor’un 16 numaralı oyuncusunun ağresif davranışlar sergilediği rakibine tekme ile saldırdığı diğer oyuncuların olaya müdahil olması ve araya girmesine rağmen 16 nolu oyuncunun rakip oyunculara yumruk attığı görüldü. Bu arada olaydan etkilenen diğer oyuncular orta yuvarlak yakınlarında bir yumak halini aldı. Her iki takım oyuncuları sağduyulu davrandı, takım görevlilerinin araya girmesi ile ortalık bir ölçüde sakinleşti. Fakat hakem üçlüsü soyunma odasına gitti.
Maç oynanırken sahada hiçbir güvenlik gücünün olmaması dikkat çekti. Münferit olay sırasında bir kısım seyirci sahaya girme girişiminde bulunmasına rağmen görevlilerin duyarlı davranışı ile bu girişim önlendi. Nitekim hakem üçlüsü de bu seyirciler arasından geçerek soyunma odasına girdi.
Her iki takım oyuncuları ve görevlileri ve yetkilileri maçın geri kalan süresini oynamak üzere saha içinde uzun süre bekledi ve bu arada iki polis memuru sahaya geldi. Ancak MHK Başkanının geçen sezon verdiği “soyunma odasına girerseniz bir daha çıkmayacaksınız” talimatını bir biçimde anımsayan hakem Gökhun DAMCIDAĞ soyunma odasından çıkmadı ve yaklaşık 15 dakika sonra maçı tatil ettiğini görevlilere bildirdi.
Fakat maçın hakemi Gökhun DAMCIDAĞ’ın anımsayamadığı şey Futbol Müsabaka Talimatının 20.maddesindeki Maçın oynanabilirlik koşullarının kaybolma koşulları idi.
Talimatın ilgili maddesini hep birlikte anımsayalım:
“Müsabakanın, kulübün futbolcusu, yöneticisi, teknik adamları ile diğer kişilerin ayrı ayrı veya birlikte hakeme veya rakip takım futbolcu ve mensuplarına fiili eylemde bulunmaları, kavgaya sebebiyet vermeleri ve bu eylemleri dolayısıyla müsabakaya devam edilmesi olanağının kalmaması,
Seyircilerin taşkın ve edebe aykırı hareketleri ile birlikte müsabakaya müdahaleleri sonucunda müsabakaya devam edilmesi olanağının kalmaması, hallerinde müsabakayı tatil ettiğini ilan eder.”
Ey BHK Başkanı Sayın GÖZAYDIN, İHK Başkanı Sayın ERKAN “Polis olmasa bile siz maçı başlatın, duruma göre gerekirse sonra tatil edersiniz” talimatını vermesini biliyorsunuz fakat maçın oynanabilirlik koşullarının ne olduğunu hakemlere öğretiyor musunuz? Sahi siz FMT’nın 20. maddesini biliyor musunuz?
Şimdi her iki kulüp yetkilileri oynanabilirlik koşulları kaybolmadığı halde tatil edilen maç hakkında İl Tertip Kurulunun alacağı kararı ve İl Hakem Kurulu’nun uygulayacağı yaptırımı merak etmektedir.
Melisa KESKİN – mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Daha ne bekliyordunuz..........
DERNEK BAŞKAN CELAL BEY AYARCI MAHMUT KARGA VE BENZERLERİ NERDEYMİŞ.ALLAH YARDIM ETSİN ANKARA KİMLERE KALDI...GEÇMİŞTEKİ İHK BAŞKANLARI MHK ÜYELERİ ZİHNOŞ DEĞİL ELBETTE BÜYÜK ADAMLARMIŞ ANKARA BİTMİŞ SADECE TÜY DİKİLMESİ KALMIŞ ONU DA SEN DİK ALİ ERKAN VE ÜYELERİ.....
Eğer İHK yapılan atamalarda gözlemci notlarını,hakemlerin performanslarını incelemeden atama yaparsa olacağı budur.Her hakeme düdük vermek gibi bir niyet doğru değildir,bu triodaki kardeşlerimizin senelerdir yetenekleri belli...O zaman atamaları yaparken daha doğru yapmak lazım,daha yetenekli,kendini bu işe adamış yetenekli arkadaşlara düdük çaldırmak lazım.
Rant kavgası koltuk sevdası yüzünden hakem kardeşlerimize yükleniyorsunuz.Hatasız kul olmaz. Önemli olan bu hatalardan ders çıkarıp üstüne başka hata eklememek.
Adsız arkadaş sana soruyorum..senelerdir yetenekleri belli demişsin..birisi daha yeni olan hakem kardeşimiz. diğer arkadaşlarımız ise bugüne kadar ceza almamış güzelce maçlarını yönetmiş kardeşlerimiz.bir hata yaptıkları için değil ceza görmeleri infaz ediyorsunuz...
YÖNETİM NEREDE?
Yorumcuların bir kısmı (ki son iki yorumu yapanın aynı kişi olduğunu düşünüyorum) yazının içeriğini başka yöne çekip hakemlerin yeterliliği veya yetersizliği noktasına çekmek istiyorlar.
Evet maçın hakemi iyi niyetli fakat deneyimsiz ve futbolu bilmeyen bir arkadaşımızdı, yardımcı hakemi ise bir sonraki ASL maçını yönetti. Sanki herkes futbolu ve oyuncuları bırakmış kendisini seyrediyormuş gibi kendini kasmaktaydı ve deneyimsiz olduğu net bir şekilde ortaya çıktı. Her iki arkadaşımızda üzerinde çok durulması gereken gençler sınıfındadır, çok uğraşılırsa belki kazanılabilir.
Ancak gözden kaçırılmaması gereken bu arkadaşlarımızla kimin ilgileneceğidir. Mevcut İHK bu görevi yerine getirebiliyor mu yada getirmek için bir gayretleri varmı, bu vizyon bunlarda var mı?
Esas bunun üzerinde durmak ve yorumlamak gerekir.