HERKES HADDİNİ BİLECEK!

Eklenme tarihi 4 Aralık 2010 Cumartesi
Ekleyen: MaviKokart


Geçen haftaki yazısından alıntılar yaparak ‘Doğrudan ifade etmesini’ beklediğimizi belirttiğimiz Türkiye gazetesi usta! spor yazarı, hakem yorumcusu Sayın Ömer Faruk ÜNAL yazdıklarımızı dikkatli okumuş olacak ki bu hafta daha radikal konulara değinmiş, bu durumda yapacağımız eleştiriyi yazının sonuna saklayarak Sayın ÜNAL’ın yazısından önemli bölümleri sizlerle paylaşmak zorunluluk oldu.

Gözlemcinin haberi var mı?
Geçen hafta cuma günü Süper Lig hakemlerine Hollandalı hakem eğitimcimiz Uilenberg, eğitim verdi. Hakemlerimiz, 4 haftada bir genel eğitimden geçiyor.
Uilenberg ve MHK hakemlerden bir takım değişiklikler istedi. Bazı konularda köklü yenilikler dikte edildi.
Hafta sona bunlar uygulandı.
Peki, gözlemcilerin bunlardan haberi var mıydı?
Üstelik aynı gün MHK’nın gözlemcilerden sorumlu üyesi Hamza Işın, Kıbrıs’taydı.
Seyirci sayısını yazmayan gözlemcilere ceza puan gönderiliyor. Neredeyse stadın etrafındaki kaldırımların uzunluklarını da soracaklar.
Gözlemcinin seyirci sayısı ile ne ilgisi varsa!..
Süper Lig’de “Gözlemci raporlarının” maçın hakeminin gerçek yönetiminin karşılığını vermediğini çok kolay anlıyorum.
Bu raporlarda maalesef hakemin skandal yönetimi yer almıyor.
Ofsayt goller, atılan dirsekler, uyduruk penaltılar raporlara girmiyor. Bunu isteyen olursa, maç maç da yazarız. Ama bazı gözlemciler rencide olur.
Devre arası geldi. Şu ana kadar gözlemciler bir defa eğitime alındı. Gözlemci, hakemden isteneni bilmezse sağlıklı değerlendirme çıkmaz.

****
Sakarya’da gergin saatler
Geçen hafta Sakarya’da oynanan bir amatör maç sonrası karşılaşmanın hakemi C.Ş.A. ASKF Başkanı ve Futbol İl Temsilcisi’ne ağır sözler sarfediyor.
ASKF Başkanı Hüseyin Kama İstanbul’a gelerek Federasyon Başkanı Mahmut Özgener’e durumu anlatıyor.
Bunun üzerine Başkan Özgener de, Oğuz Sarvan ve Yüksel Okçuoğlu’nu dün akşam Sakarya’ya gönderiyor. Yapılan toplantıda taban birlikleri, ASKF Başkanı ve İl temsilcisi, bu hakeme maç verilmesinden dolayı tepki gösteriyorlar.
İl Hakem Kurulu Başkanı Mehmet Alemdar’dan da şikayetçi oluyorlar.
Hakem Derneği Başkanı ve Yüksel Okçuoğlu arasında tartışma yaşanıyor.
Ve ASKF Başkanı Hüseyin Kama, “Bu hakeme maç vermeye devam edin. Haftaya ben yine Mahmut Özgener’e giderim” diyerek salonu terkediyor.

****
Üst üste maç almanın kriteri nedir?
MHK‘nın kendine göre haklı birtakım gerekçeleri olabilir!
Ama bu haftaki gözlemci tayinlerine benim aklım ermedi.
Hangilerine mi?
Eleştireceğim konuda gözlemcilerin bir kusuru ya da kabahati olduğunu düşünmüyorum.
Geçen hafta G.Antep-Trabzon maçında Bünyamin Gezer‘in gözlemcisi Erdal Güleç’ti.
Bu hafta Kasımpaşa-G.Saray maçında Özgür Yankaya‘nın gözlemcisi Erdal Güleç.
İki hafta Süper Lig’de üst üste gözlemcilik görevi almanın kriterlerini çok merak ediyorum.
Yine Metin Aydoğan geçen hafta Bursa-Kayseri maçındaydı, bu hafta Güngören Bld.-Samsun maçında.
Şimdi 2 hafta, 3 hafta maç alamayan gözlemciye ne diyeceğiz?
Gözden kaçmış olmamalı.

****
Mesaj kutusu!
“İstanbul’da Bölgesel hakem eğitim semineri vardı. Kimseye tebligat yapılmadı. MHK bu konuda planlamalarına biraz daha dikkat edemez mi?”

****
Herkes haddini bilecek!
MHK
, kendine saygı duyan hakemi, diğerlerinden ayırt etmeli.
Kendisine posta koyan ve bunu alışkanlık haline getiren hakeme haddini bildirmeli.
Bu kadar alttan alırsan, otoriten kalmaz!
Daha da kötüsü şu...
"MHK’ya meydan okuyan, hakem makbul” kanaati yaygınlaşıyor.
Dilerim, bu posta koyan hakemleri ve karşılığında aldıkları tavizleri yazmamıza gerek kalmaz.

****
En kötüsü bilgi kirliliği!
En kötü şey bilgi kirliliğidir.
Hakemlerin notlarının hakemden dahi gizli tutulması, kendisini "şeffaf” kabul eden federasyona, kendisini "adil” kabul eden MHK’ya yakışmıyor.
Yeri geliyor, gazetelerde çeşit çeşit notlar yayınlanıyor. Herkes notu öğrendiği kaynağı hesapta saklıyor.
MHK da bu bilgi kirliliğinden kârlı çıktığını sanıyor.
Saklanacak bir şeyi olan, hata yaptığını düşünüyordur. Doğruyu yapan saklamaya ihtiyaç duymaz.

Sayın ÜNAL iyisin, hoşsunda biraz duygusalsın, evet bazı gözlemciler iki hafta üst üste maça gidiyor, fakat geride iki üç hafta bekleyenler de var. Bu durum şimdiye özgü bir şey değil geçtiğimiz sezonlarda da benzeri durumlar olmuştur. Fakat Ulusal gözlemciler içinde 6 maça giden Zeki ÇAVUŞOĞLU isimli gözlemci olduğu gibi hiç görev verilmeyen Mevlüt YERLİ, Metin SUYABAKAN ve Vedat Vecdi AKÇA gibi gözlemciler var. Bölgesel Gözlemcilerden 6 şar maça gidenler olduğu halde henüz 43 gözlemci hiç maça gitmemiş. Geçmişte eşi benzeri görülmeyen bu uygulamadan niçin bahsetmezsin?


Biz yazarsak TFF Yönetimi ve MHK aksine davranıyor hakem ve gözlemciler iyice mağdur oluyor, fakat ne hikmetse sen çarçabuk çözebiliyorsun, şu ödenmeyen BAL ve AMATÖR maçlar hakem ve gözlemci ücretlerini ayrıntılı bir şekilde kaleme almazsın?

Demek öyle, zılgıtı yiyince koskoca MHK Başkanı(kendisi hakem ve gözlemcilerin telefon numarası makinesinde kayıtlı olmadığı için arayanlara cevap vermez) kalkıp Sakarya İlimize gitmek zorunda kaldı, zahmet olmuş hocam!

Ayrıca MHK kendisine saygı duyan(hakemlikle ilgisi olmadığı halde yalakalık yapıp dokuz takla atan) hakemi, diğerlerinden(hakem gibi hakem olup aynı zamanda adam gibi adamlık yaparak özgüven içinde dik duruş gösteren, kimseye eyvallah demeyenlerden) ayırt etmeli ve bunlara haddini bildirmeli demek ne demek oluyor. Yukarıda iki üç hafta bekleyen gözlemcinin hakkını savunmaya çalışırken hemen aşağıda MHK’ye biat etmeyen hakemlerin cezalandırılmasını istemek ne yaman çelişki değil mi?

Evet evet herkes haddini bilmeli…
Haddini bilmeyene haddini bildirmemek haddini bilmezliktir…

Bu hafta bu kadar yeter, hep beraber kardeş kardeş yaşayalım.

Melisa KESKİN –
mavikokart

*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.