Futbol dünyasından bir dostum telefon etti geçenlerde.
Hoş, beş derken lafı, TFF Genel Sekreteri Ahmet Güvener ve vekili Orhan Gorbon'un, aynı zamanda THY'nin patronu olan TFF Denetleme Kurulu Başkanı Hamdi Topçu'nun yaptığı 'sıkı bir inceleme' sonrası görevden alınışına getirdi.
Topçu ve ekibi, geriye dönük birçok dosyayı açmıştı biliyorsunuz.
Ne buldu, ne çıkardı, suçlama ne açıkçası çok net değil. Gazetelerde, internet sitelerinde ve 'dedikodu' ortamlarında söylenenlerden haberdarız sadece...
Ancak, Kadıköy'deki UEFA finaline ilişkin yaptırılan işlerin şirketlere yüksek meblağlara ihale edildiğine dem vurulmuş dosyalarda. Yani çalma, çırpma yok ve olamaz, ama TFF Başkanı Mahmut Özgener'in de onayı ile örneğin 5 liraya yaptırılabileceği varsayılan bir işe, 6 lira ödenmesi gibi konu başlıkları var imiş Topçu'nun raporunda.
Ne var ki kulaktan duyma şeylerle Güvener ve Gorbon beyefendileri yıpratmamalı ve yukarıdaki suçlamalara 'iddia' demekte fayda olduğunun da altını çizeyim. Çünkü bir daha yineliyorum Ahmet Güvener de Orhan Gorbon da 'bilerek', 'isteyerek' 'çıkar amaçlı' makam kullanacak kişiler değiller...
Futbol camiasındaki dostumla bu konuları konuştuk, vedalaşırken "Söyleyeceğimi de unutturdun" dedi. "Dinliyorum" dedim…
İsterseniz ben etliye, sütlüye girmeyeyim, arkadaşımın 'ihbar' niteliğindeki iddialarını sizlerle, daha doğrusu futbolu yö
netenlerle paylaşayım...
"Arif kardeşim, Gorbon ve Güvener için 'sıkı denetleme yapan' THY patronu sayın Hamdi Topçu, biraz da Türkiye Futbol Federasyonu Kurulları'ndaki bazı isimlerin federasyonla ticari ilişkileri var mı yok mu ona baksın. Bu sözüm yönetim kuruluna değil. Asla da olamaz, çünkü Mehmet Ali Aydınlar da, Zafer Yıldırım da, Osman Çarmıklı ve diğer üyelerin büyük çoğunluğu da 'fahri olarak' TFF yöneticiliği yapıyor.
Akşam yemeklerinin faturalarını bile kendi ceplerinden ödüyorlar. Mahmut Özgener de kendi uçak bilet paralarını kendi karşılıyor.
Haftada 3 kez İstanbul-İzmir gidiş gelişlerinde. Yönetim kuruluna lafım yok.
Ancak alt kurullardaki isimlerin TFF ile iş ticari iş yapıp yapmadıklarına bakılsın. Kimse de kendini savunma adına çıkıp seminerlerde falan "Bu işleri elbette yaptım, kaçak yok, göçek yok, çünkü TFF'ye piyasadan daha aşağı fiyat verdim” demesin, TFF binalarının yurt çapındaki restorasyonunun kimlere yaptırıldığı ortaya çıkarılsın. Bu çok önemli, insan maaşlı çalıştığı veya fahri olarak görev aldığı kuruma, kendi faaliyet gösterdiği alan adına bir şeyler satıp para kazanmaz. Bu bir...
İkincisi, son 2 yılda, TFF'nin 'Hizmet karşılığı' diye kestiği faturalar ayrıntılı incelensin, ne hizmetiymiş onlara bakılsın, gerçekten o işin karşığılı olarak mı verilmiş, yoksa o iş için başka bir fatura mı kesilmiş ortaya çıksın. Burada kimseyi karalamak istemiyorum ama madem sayın Hamdi Topçu sık 'sıkı' inceleme yapıyor. Bunları da değerlendirsin. Bu konular eğer TFF'ce ortaya çıkarılmaz ise Hamdi Topçu'ya ihbar mektubu yollayacağım, bir örneğini de sana vereceğim..."
Hoş, beş derken lafı, TFF Genel Sekreteri Ahmet Güvener ve vekili Orhan Gorbon'un, aynı zamanda THY'nin patronu olan TFF Denetleme Kurulu Başkanı Hamdi Topçu'nun yaptığı 'sıkı bir inceleme' sonrası görevden alınışına getirdi.
Topçu ve ekibi, geriye dönük birçok dosyayı açmıştı biliyorsunuz.
Ne buldu, ne çıkardı, suçlama ne açıkçası çok net değil. Gazetelerde, internet sitelerinde ve 'dedikodu' ortamlarında söylenenlerden haberdarız sadece...
Ancak, Kadıköy'deki UEFA finaline ilişkin yaptırılan işlerin şirketlere yüksek meblağlara ihale edildiğine dem vurulmuş dosyalarda. Yani çalma, çırpma yok ve olamaz, ama TFF Başkanı Mahmut Özgener'in de onayı ile örneğin 5 liraya yaptırılabileceği varsayılan bir işe, 6 lira ödenmesi gibi konu başlıkları var imiş Topçu'nun raporunda.
Ne var ki kulaktan duyma şeylerle Güvener ve Gorbon beyefendileri yıpratmamalı ve yukarıdaki suçlamalara 'iddia' demekte fayda olduğunun da altını çizeyim. Çünkü bir daha yineliyorum Ahmet Güvener de Orhan Gorbon da 'bilerek', 'isteyerek' 'çıkar amaçlı' makam kullanacak kişiler değiller...
Futbol camiasındaki dostumla bu konuları konuştuk, vedalaşırken "Söyleyeceğimi de unutturdun" dedi. "Dinliyorum" dedim…
İsterseniz ben etliye, sütlüye girmeyeyim, arkadaşımın 'ihbar' niteliğindeki iddialarını sizlerle, daha doğrusu futbolu yö
netenlerle paylaşayım..."Arif kardeşim, Gorbon ve Güvener için 'sıkı denetleme yapan' THY patronu sayın Hamdi Topçu, biraz da Türkiye Futbol Federasyonu Kurulları'ndaki bazı isimlerin federasyonla ticari ilişkileri var mı yok mu ona baksın. Bu sözüm yönetim kuruluna değil. Asla da olamaz, çünkü Mehmet Ali Aydınlar da, Zafer Yıldırım da, Osman Çarmıklı ve diğer üyelerin büyük çoğunluğu da 'fahri olarak' TFF yöneticiliği yapıyor.
Akşam yemeklerinin faturalarını bile kendi ceplerinden ödüyorlar. Mahmut Özgener de kendi uçak bilet paralarını kendi karşılıyor.
Haftada 3 kez İstanbul-İzmir gidiş gelişlerinde. Yönetim kuruluna lafım yok.
Ancak alt kurullardaki isimlerin TFF ile iş ticari iş yapıp yapmadıklarına bakılsın. Kimse de kendini savunma adına çıkıp seminerlerde falan "Bu işleri elbette yaptım, kaçak yok, göçek yok, çünkü TFF'ye piyasadan daha aşağı fiyat verdim” demesin, TFF binalarının yurt çapındaki restorasyonunun kimlere yaptırıldığı ortaya çıkarılsın. Bu çok önemli, insan maaşlı çalıştığı veya fahri olarak görev aldığı kuruma, kendi faaliyet gösterdiği alan adına bir şeyler satıp para kazanmaz. Bu bir...
İkincisi, son 2 yılda, TFF'nin 'Hizmet karşılığı' diye kestiği faturalar ayrıntılı incelensin, ne hizmetiymiş onlara bakılsın, gerçekten o işin karşığılı olarak mı verilmiş, yoksa o iş için başka bir fatura mı kesilmiş ortaya çıksın. Burada kimseyi karalamak istemiyorum ama madem sayın Hamdi Topçu sık 'sıkı' inceleme yapıyor. Bunları da değerlendirsin. Bu konular eğer TFF'ce ortaya çıkarılmaz ise Hamdi Topçu'ya ihbar mektubu yollayacağım, bir örneğini de sana vereceğim..."
Bu dostum, ihbar mektubunu yollar mı, yollamaz mı bilemiyorum. Ama iddialar umarım 'uydurma'dır. Eğer gerçekse ki, özellikle hakem camiasının bir bölümüne sordum, bu iddiaların 'gerçek' olduğu yolunda duyumlar aldım..
O zaman ayıklasın pirincin taşını sayın Mahmut Özgener, "Ya ben kimlerle çalışmışım da haberim yokmuş" diye...
Arif KIZILYALIN – www.cumhuriyetspor.com.tr
O zaman ayıklasın pirincin taşını sayın Mahmut Özgener, "Ya ben kimlerle çalışmışım da haberim yokmuş" diye...
Arif KIZILYALIN – www.cumhuriyetspor.com.tr

sayın GÜVENER in istifası ile çözulecek bir şey değil bu iyice araştırılmalı zamanındakı spor bakanının su kadar davalık dosyası var aday olunamaz deyipte hiç birinden bile dava açılmayan sayın ULUSOY a gösterdiği sevgiyi birazda bu tff ye gösterse sayın ÖZAK nasıl olur
GÜVEN ER
YA GÜVEN VER
YADA GUVENEN ER OL
SENİN YAPTIĞINA İNANAN YOK DOSTLARINDA DUŞMANLARINDA SANA BU KAZIGI AZİZ ATTI DERLER
ÇIK İKİ KELIME ACIKLA SANA BU YAKIŞIR .....