MHK sezon başında Bölgesel yapılanmasında değişiklik yaptı. Bölge sayısını 14 çıkarttı. Bazı Bölgelerin sorumlularını değiştirildi. Zihnoş sürgüne gönderildi, küçültülmüş 3.Bölge Sorumluluğuna Sayın Seyfettin bey getirildi.
Sayın Seyfettin bey uzun süre camianın dışında kaldıktan sonra 65 li yaşlarında MHK üyesi olma şansını yakaladı, bununla da kalmadı çok istediği 3.Bölgeden daha doğrusu Ankara’dan sorumlu üye oldu. Bu arada en azından kötü niyetli olmayan Sayın Erkan bey İHK başkanlığına getirildi.
Böyle olunca bizde Ankara kaynaklı haberlerimize Celali ekşisi ve tayfasına, Ayarcı Ayarsız gibi bir kısım İHK üyelerine rağmen bir sınırlama getirdik. Amacımız belirli bir yaş grubuna girmiş olan büyüğümüz, yeni 3.Bölge sorumlusu MHK üyesini üzmemek, yakaladığı son yöneticilik şansını kafasına göre rahat bir ortamda yapmasına olanak sağlamaktı.
Gerçi geçen sezon sorumlusu olduğu 7.Bölgede yaşadığı ve yaşattığı olumsuzlukları(ki bunların başında Sayın Vedat YÜKSEL’e telefonda yaptığı küfür ve Türkiye’de kalitesi tartışılmayacak kadar iyi ve yetişmiş bir hakem olan Sayın Gökhan GÜNEŞER’in kapris uğruna klasman düşürülmesi gelir) unutmak mümkün değildir.
Biz 3.Bölge(Ankara) sorumlusu Sayın Seyfettin bey hakkında önyargıdan uzak iyi duygular beslerken beyefendinin kendisi bir Anadolu tabiriyle ‘Camızın gölün ortasına lap diye sı…ğı’ gibi laflar etmekte, gaflar yapmakta, uygulamada bulunmaktadır. Yine bir Anadolu ata sözü olan ‘Kılavuzu karga olanın burnu b..tan kurtulmaz’ misalinde olduğu gibi yakın çevresini sarmış olan Celali ekşisi gibilerin lafı ile hareket ederek kendisini zora sokmaktadır.
‘Yine neler oldu?’ dediğinizi duyar gibiyiz. Neler olmuyor ki, öyle olumsuzluklar oluyor ki yukarıda belirttiğimiz önyargısız olumlu düşüncemize rağmen Ankara haberi yazmak zorunda kalıyoruz.
Geçen hafta içinde(26.11.2010 Cuma akşamı) Ankara’da moral motivasyon yemeği diye anons edilen ancak protokolün ağırlığı ve soğukluğu içinde gerçekleşen bir il hakemliğine geçiş kokart takma törenine dönüşen yemek Gölbaşı Akalın tesislerinde yapıldı. Yemeğe, pardon kokart takma törenine bir eksikle MHK üyeleri katıldı. MHK’nin bu yemeğe katılacağı günler öncesinden anons edilmişti. Fakat MHK yemeğe değil kokart takma törenine gelmiş meğerse, saat 20.30 surlarında MHK üyelerinin salona gelmesiyle başlayan kokart takma töreni yaklaşık bir saat sürdü, kokart töreni tamamlandığında MHK salondan ayrıldı, otele geçti rutin MHK toplantısını Ankara’da yaptı. Yeri gelmişken bu yemeğin ıskonto edilmiş faturası TFF tarafından ödenmiş olabilir mi?
Bu kokart takma töreni sırasında ortamın buz gibi soğukluğu dikkatimizi çekti, çoğu zaman pişmiş kelle gibi sırıtanların yüzlerinde bir tebessüm bile yoktu, Ankara’lı MHK üyeleri bir birine bir hayli mesafeli olduğu, oturduğu masayı beğenmeyen MHK üyelerinin bulunduğu, MHK Başkan ve üyelerinin 'bizim burada işimiz ne?' der gibi yerlerinde oturduğu, İHK Başkanı ve Üyeleri ile Dernek şube yönetimin asılı suratları gözden kaçmadı. Sadece her zamanki doğal yapısı içinde olan MHK eski başkan ve üyelerinden Sayın Ahen TÜZÜN hocamızdı. Konuşma ve kendini ifade etme özürlü Celali ekşisine bir tavsiyemiz var, ‘beyefendi ya hiç konuşma, yada konuşmak zorundaysan bir yerlere yaz oradan oku, ayıp değil ki’ gülüşmelere sebep verme.
Gelelim bu hafta içinde(02.12.2010 Perşembe günü) yapılan Bölgesel Hakem Seminerine. Seminer yerinin seçimi olumlu bir gelişme olmakla birlikte Seminer salonunun daha önceden denetlenerek özenle düzenlenmemesi büyük bir noksanlık olarak görüldü. Seminer salonu daha önce yapılmış yada yapılacak olan Ankara Büyükşehir Belediyesi Eğlence Programının havasını yansıtıyordu. Sahnenin tam üstünde Ulu önder Atatürk’ün portresi, Türk bayrağı ve Ankara’da 3 spor kulübünün fahri başkanı yani her şeyi olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın İ.Melih GÖKÇEK’in resmi vardı. Hemen sağ tarafta ise üzerinde “Ankara Büyükşehir Belediyesi Eğlence Programına Hoş Geldiniz” yazılı büyük bir pankart asılı duruyordu. Konuşmacıya çayların soğuduğunu ara verilmesini isteme işaretleri ve sözlü müdahale gibi olumsuzluklara alıştığımız için ayrıntıya girmeye bile gerek yok.
Seminerin en çarpıcı talimatı MHK Bölge sorumlusu, Bölgesel Hakem Kurulu Başkanı, MHK üyesi Sayın Seyfettin Beyden geldi. Sayın Seyfettin Bey özetle ‘Maçlarda polis yok yada yetersiz diye oynatmayan veya tatil eden hakemlerle yolumuzu ayırtırız, bir maçta 4 polis var diye güvenliği yetersiz görüp maçı başlatmayan ve tatil eden hakemi bitirdik bir daha maç alamayacak, sakın ola ki siz polis yok diye maçı başlatmazlık yapmayın, siz maçı başlatın günah sizden gitsin, sonra bir olay olursa maçı tatil edersiniz’ dedi.
Vay ki vay! MHK üyesi Futbol Müsabaka talimatından, oyun kurallarının hakeme verdiği yetkiden, maçın oynandığı yerin ve maçın özel koşullarından, futbolda şiddet ve terörden, Ülke gündeminde Sporda şiddet ve terörün önlenmesi yasası olduğundan bihaber olarak kalkıyor hakemlere ‘siz güvenlik yeterliliğine, oynanabilirlik koşullarının oluşmasına yada kaybolmasına karar veremezsiniz, hiçbir sorgulama yapmayın, polis olmasa bile mutlaka maçı başlatın, oyuncular arasında yada size karşı şiddete dayalı bir olay olursa duruma göre maçı tatil edersiniz, yani siz önce sopayı bir güzel yiyin, oyuncular birbirinin kafasını kırsın, tribünlerde şiddet önü alınamaz şekilde tırmansın, terör stadın dışına taşsın, ticarethaneler, işyerleri, konutlar yağmalansın gerekirse maçı tatil edersiniz’ diye talimat veriyor.
MHK üyesi, Doğu’nun en şirin İllerinden Bingöl’ün iki takımının oynayacağı BAL maçını tatil eden hakemi bitirdiklerini söylüyor fakat bu BAL hakemi arkadaşımıza seminerin yapıldığı hafta maç verildiğini bilmiyor. Bilmiyorsan konuşmayacaksın arkadaş. MHK üyesinin bilmediği bilemediği bir şey daha var ki 04.02.2010 tarihinde başlayan Mardin 1.Amatör liginin ilk maçında hakeme saldırı ile başlayan olaylar çıktı, ortalık ana-baba gününe döndü iki polis yaralandı.
Sayın Seyfettin Bey seminere katılımcılardan bir bölümünün(başta ambuteci İbo olmak üzere) konuşmalarına kulak misafiri olmuş olacak ki seminerin kapanış bölümünde, sunumları yapan Sayın Muammer TOKAT’a iltifatlarda bulunup teşekkür ettikten sonra, yapılan konuşmaları sahiplerine iade etti ve; “Bizim camiamız önemli bir kurum kurumlarda da devamlılık esastır, bu itibarla Ankara’dan eğitimci burada yok Sivas’tan geliyor yakıştırmalarını da ben bu yakıştırmayı yapanlara iade ediyorum.” dedi.

Sayın Seyfettin bey uzun süre camianın dışında kaldıktan sonra 65 li yaşlarında MHK üyesi olma şansını yakaladı, bununla da kalmadı çok istediği 3.Bölgeden daha doğrusu Ankara’dan sorumlu üye oldu. Bu arada en azından kötü niyetli olmayan Sayın Erkan bey İHK başkanlığına getirildi.
Böyle olunca bizde Ankara kaynaklı haberlerimize Celali ekşisi ve tayfasına, Ayarcı Ayarsız gibi bir kısım İHK üyelerine rağmen bir sınırlama getirdik. Amacımız belirli bir yaş grubuna girmiş olan büyüğümüz, yeni 3.Bölge sorumlusu MHK üyesini üzmemek, yakaladığı son yöneticilik şansını kafasına göre rahat bir ortamda yapmasına olanak sağlamaktı.
Gerçi geçen sezon sorumlusu olduğu 7.Bölgede yaşadığı ve yaşattığı olumsuzlukları(ki bunların başında Sayın Vedat YÜKSEL’e telefonda yaptığı küfür ve Türkiye’de kalitesi tartışılmayacak kadar iyi ve yetişmiş bir hakem olan Sayın Gökhan GÜNEŞER’in kapris uğruna klasman düşürülmesi gelir) unutmak mümkün değildir.
Biz 3.Bölge(Ankara) sorumlusu Sayın Seyfettin bey hakkında önyargıdan uzak iyi duygular beslerken beyefendinin kendisi bir Anadolu tabiriyle ‘Camızın gölün ortasına lap diye sı…ğı’ gibi laflar etmekte, gaflar yapmakta, uygulamada bulunmaktadır. Yine bir Anadolu ata sözü olan ‘Kılavuzu karga olanın burnu b..tan kurtulmaz’ misalinde olduğu gibi yakın çevresini sarmış olan Celali ekşisi gibilerin lafı ile hareket ederek kendisini zora sokmaktadır.
‘Yine neler oldu?’ dediğinizi duyar gibiyiz. Neler olmuyor ki, öyle olumsuzluklar oluyor ki yukarıda belirttiğimiz önyargısız olumlu düşüncemize rağmen Ankara haberi yazmak zorunda kalıyoruz.
Geçen hafta içinde(26.11.2010 Cuma akşamı) Ankara’da moral motivasyon yemeği diye anons edilen ancak protokolün ağırlığı ve soğukluğu içinde gerçekleşen bir il hakemliğine geçiş kokart takma törenine dönüşen yemek Gölbaşı Akalın tesislerinde yapıldı. Yemeğe, pardon kokart takma törenine bir eksikle MHK üyeleri katıldı. MHK’nin bu yemeğe katılacağı günler öncesinden anons edilmişti. Fakat MHK yemeğe değil kokart takma törenine gelmiş meğerse, saat 20.30 surlarında MHK üyelerinin salona gelmesiyle başlayan kokart takma töreni yaklaşık bir saat sürdü, kokart töreni tamamlandığında MHK salondan ayrıldı, otele geçti rutin MHK toplantısını Ankara’da yaptı. Yeri gelmişken bu yemeğin ıskonto edilmiş faturası TFF tarafından ödenmiş olabilir mi?
Bu kokart takma töreni sırasında ortamın buz gibi soğukluğu dikkatimizi çekti, çoğu zaman pişmiş kelle gibi sırıtanların yüzlerinde bir tebessüm bile yoktu, Ankara’lı MHK üyeleri bir birine bir hayli mesafeli olduğu, oturduğu masayı beğenmeyen MHK üyelerinin bulunduğu, MHK Başkan ve üyelerinin 'bizim burada işimiz ne?' der gibi yerlerinde oturduğu, İHK Başkanı ve Üyeleri ile Dernek şube yönetimin asılı suratları gözden kaçmadı. Sadece her zamanki doğal yapısı içinde olan MHK eski başkan ve üyelerinden Sayın Ahen TÜZÜN hocamızdı. Konuşma ve kendini ifade etme özürlü Celali ekşisine bir tavsiyemiz var, ‘beyefendi ya hiç konuşma, yada konuşmak zorundaysan bir yerlere yaz oradan oku, ayıp değil ki’ gülüşmelere sebep verme.
Gelelim bu hafta içinde(02.12.2010 Perşembe günü) yapılan Bölgesel Hakem Seminerine. Seminer yerinin seçimi olumlu bir gelişme olmakla birlikte Seminer salonunun daha önceden denetlenerek özenle düzenlenmemesi büyük bir noksanlık olarak görüldü. Seminer salonu daha önce yapılmış yada yapılacak olan Ankara Büyükşehir Belediyesi Eğlence Programının havasını yansıtıyordu. Sahnenin tam üstünde Ulu önder Atatürk’ün portresi, Türk bayrağı ve Ankara’da 3 spor kulübünün fahri başkanı yani her şeyi olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın İ.Melih GÖKÇEK’in resmi vardı. Hemen sağ tarafta ise üzerinde “Ankara Büyükşehir Belediyesi Eğlence Programına Hoş Geldiniz” yazılı büyük bir pankart asılı duruyordu. Konuşmacıya çayların soğuduğunu ara verilmesini isteme işaretleri ve sözlü müdahale gibi olumsuzluklara alıştığımız için ayrıntıya girmeye bile gerek yok.
Seminerin en çarpıcı talimatı MHK Bölge sorumlusu, Bölgesel Hakem Kurulu Başkanı, MHK üyesi Sayın Seyfettin Beyden geldi. Sayın Seyfettin Bey özetle ‘Maçlarda polis yok yada yetersiz diye oynatmayan veya tatil eden hakemlerle yolumuzu ayırtırız, bir maçta 4 polis var diye güvenliği yetersiz görüp maçı başlatmayan ve tatil eden hakemi bitirdik bir daha maç alamayacak, sakın ola ki siz polis yok diye maçı başlatmazlık yapmayın, siz maçı başlatın günah sizden gitsin, sonra bir olay olursa maçı tatil edersiniz’ dedi.
Vay ki vay! MHK üyesi Futbol Müsabaka talimatından, oyun kurallarının hakeme verdiği yetkiden, maçın oynandığı yerin ve maçın özel koşullarından, futbolda şiddet ve terörden, Ülke gündeminde Sporda şiddet ve terörün önlenmesi yasası olduğundan bihaber olarak kalkıyor hakemlere ‘siz güvenlik yeterliliğine, oynanabilirlik koşullarının oluşmasına yada kaybolmasına karar veremezsiniz, hiçbir sorgulama yapmayın, polis olmasa bile mutlaka maçı başlatın, oyuncular arasında yada size karşı şiddete dayalı bir olay olursa duruma göre maçı tatil edersiniz, yani siz önce sopayı bir güzel yiyin, oyuncular birbirinin kafasını kırsın, tribünlerde şiddet önü alınamaz şekilde tırmansın, terör stadın dışına taşsın, ticarethaneler, işyerleri, konutlar yağmalansın gerekirse maçı tatil edersiniz’ diye talimat veriyor.
MHK üyesi, Doğu’nun en şirin İllerinden Bingöl’ün iki takımının oynayacağı BAL maçını tatil eden hakemi bitirdiklerini söylüyor fakat bu BAL hakemi arkadaşımıza seminerin yapıldığı hafta maç verildiğini bilmiyor. Bilmiyorsan konuşmayacaksın arkadaş. MHK üyesinin bilmediği bilemediği bir şey daha var ki 04.02.2010 tarihinde başlayan Mardin 1.Amatör liginin ilk maçında hakeme saldırı ile başlayan olaylar çıktı, ortalık ana-baba gününe döndü iki polis yaralandı.
Sayın Seyfettin Bey seminere katılımcılardan bir bölümünün(başta ambuteci İbo olmak üzere) konuşmalarına kulak misafiri olmuş olacak ki seminerin kapanış bölümünde, sunumları yapan Sayın Muammer TOKAT’a iltifatlarda bulunup teşekkür ettikten sonra, yapılan konuşmaları sahiplerine iade etti ve; “Bizim camiamız önemli bir kurum kurumlarda da devamlılık esastır, bu itibarla Ankara’dan eğitimci burada yok Sivas’tan geliyor yakıştırmalarını da ben bu yakıştırmayı yapanlara iade ediyorum.” dedi.

Şimdi Ankara’lı hatta Kırıkkale’li Çankırı’lı, Kastamonu’lu, Konya’lı hakem ve gözlemciler şöyle diyor; bizim taa Sivas’tan kalkıp gelen ve bizlerle paylaşımda bulunan Sayın TOKAT’a bir lafımız yok, kendisine teşekkür ederiz. Fakat yine bizler bundan iki yıl öncesine kadar Ankara’da eğitimcilik yapan hocalar ile kıyaslamada bulunuyoruz, belki Sayın Seyfettin bey siz bilmiyorsunuz ama şu bir gerçek ki o Ankara’da bulunan eski eğitimciler sağ ceplerinden onlarca eğitimci çıkartacağı gibi sol ceplerinden de inanın sizin gibi yüzlerce MHK üyesi çıkartacak yetenek, birikim ve vizyona sahiptiler. Bizim üzüntümüz sadece bunadır. Sizin bu yakıştırmaları yapanlara iade etmeniz bu ve benzeri hiçbir gerçeği değiştirmez. Ayrıca kurumsallaşma ve devamlılık her yönetime gelenin tüm kadroları değiştirmesi anlamına hiç gelmez.
Yazmayalım yazmayalım diyoruz fakat yazdırıyorsunuz işte, daha dikkatli olsanız da kendinizi ve sevenlerinizi üzmeseniz olmaz mı?
Metin KIVANÇ – mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Yazmayalım yazmayalım diyoruz fakat yazdırıyorsunuz işte, daha dikkatli olsanız da kendinizi ve sevenlerinizi üzmeseniz olmaz mı?
Metin KIVANÇ – mavikokart
*MAVİKOKART özel haberidir, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

MUKAYESE EDİLEMEZ!
Ankara'da bulunan Sayın Mevlüt YERLİ ile Sayın Mevlüt AŞKIN'ın kalitesi, adamlığı, insani yönleri, bilgi birikimleri ve eğitimcilikleri hatta Sayın Dilaver YAR ve Sayın Cengizhan BİLGE'nin eğitimciliği başkaları ile mukayese bile edilemez. Herşeyden önce adam gibi adam oldukları gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır.
seyfi bey galiba klavuzun iyi değil ayarsız kimde iki haftada bir 2 liğde hocalar 3 liğde ne diyelim sayın hocam umit ederim dönemin sona erince slm verecek adam bulursun...kafalardaki seyfi gözaydın efsanesini bitirdin keşkem 7 bölgeden gelmese idin biz zih noş ile daha mutlu idik ....rahatca eleştirirdik sizieleştirirken içimizsızlıyor klavuzu celali olanın seveni olmaz....
Evet eğitimciler kalitesiz ve beceriksiz bizim oralara gelen eğitimciden bir şey öğrenemedik [sadece sahtekerlık öğrenilir ] m.yerli, m.aşkın ve cengizhan hocadan ders alsınlar eğitim nasıl verilir. öğrensinler ondan sonra gelsinler adam kayıracaklarına iş bağlıyacaklarına işlerini adam gibi yapsınlar.......
yukardakı yoruma Katılıyorum Ankarada bulunan değerli hocalarımız sayın MEVLÜT AŞKIN, MEVLÜT YERLİ,CENGİZHAN BİLGE..... dururkan başka yere gitmeye gerek yok bunlar bir idol bir sevda bir gerçek hocam sizleri seviyor elbette birgün elbette bir gün.............kırıkkaleli
MHK ve alt kurullar teknik bir yapıya sahiptir, dolayısı ile başarı için MHK'nin kendi alt teknik ekiblerini ve kurullarını tercih edip iyi bir çalışma ortamı oluşturması doğaldır.
Yani MHK ve alt kurulları, eğitimcileri için bir kurumsallaşmadan ve devamlılıktan bahsedilemez.
Burada esas olan en üst düzeyde yararlanılacak bireylerin bulunmasıdır. En çok faydayı kim sağlıyor ise onunla çalışmaya devam etmektir.Yoksa bugün yapıldığı gibi sadece yandaşlık özelliği olanları kurullara doldurup, eğitimci yaparsanız yararlı olamaz bir adım ileri gidemezsiniz.
Ben daha doğrusu biz Sayın Mevlüt YERLİ'nin üstüne bilgili, yorumcu eğitimci tanımıyoruz. Hocamız ayrıca adam gibi bir adamdır. Ankara ey Ankara hocamıza sahip çıkamadınız ya helal olsun size ne diyelim.
Zaksoy otuziki dişini göstererek gülüyor. Seyfo hocanın düstüğü duruma ellerini ovuşturarak seviniyor. MHK içindeki gizli çekişme ve çekemezliğin sonucudur tabii bu olanlar. Yemekte Zihnoşu MHK başkanının bulunduğu masa dışında başka bir masaya oturtmak isteyen Celali ekşisinede çok sinir olmuş.
M.Yerli,M.Aşkın gibi eğitimciler zor yetişir.Eğitimcilik insanın yaradılışında olan bir özelliktir.Bu özellikte bu hocalarda allah vergisiydi ve haklarını vermek gerek kendilerini çok iyi yetiştirmişlerdi.Adam gibi adamlar Türk hakemliği sizi çok özlediiiii.....
Ankara potansiyeli olan büyük bir şehir, dolayısı ile hakem sayısıda fazla Mevlüt YERLİ ve arkadaşları zamanında bazen haksızlığa upradığımız duygularına kapılmadık değil. Şimdi Ankara hakem camiası o dönemi her yönüyle arar oldu ve hocalarımızında değerini daha iyi anlar olduk, çok lafa gerek yok Ankara'nın düştüğü durumu herkes çok açık şekilde görüyor Sadece bir tane SLH, iki tane Bank Asya hakemi, iki tane ÜKG daha gerisini söylemeye gerek var mı?
M.TOKAT , G.BİTİGEN,S.GÖZAYDIN, OKÇUĞLU,GÜDÜ,ÇİMEN, IŞIN, HEY GİDİ CAMİAMIN ÖNDE GELEN İSİMLERİNE BAKIN YAHU....
BİZİ BUNLARA EMANET EDENLER UTANSIN.
BEN BUNLARIN YÖNETİCİLİĞİNDE HAKEMLİK YAPMAK İSTEMİYORUM.BUNLAR SAYESİNDE İĞRENİYORUM.ALIN SİZİN OLSUN O KOLTUKLAR.
BURADAN GİDİNCE GERİ DÖNECEĞİM CAMİAYA.VE SİZİN YAPTIKLARINIZI,KIRDIGINIZ KALPLERİ,YIKTIGINIZ UMUTLARI,DOLDURDUGUNUZ CEPLERİ,YAPTIGINIZ AYRIMCILIĞI HERKESE ANLATACAĞIM.
SİZE HAKKIMI HELAL ETMİYORUM.HARAM OLSUN YEDİĞİNİZ KUL HAKKIM.
DAHA AGIR YAZACAM DA ONA BİLE DEĞMEZSİNİZ KALİBRESİZ ADAMLAR...
PMİK ÜYESİ GÖZLEMCİ ATAMA SORUMLUSU SAYIN HAMZA IŞIN GEÇEN SEZON EŞİT MAÇ DAĞILIMI YAPTIKLARINDAN VE BU İŞİ YAPTIRDIĞI BİLGİSAYAR PROGRAMI İLE ÇOK DAHA İYİ BİR ŞEKİLDE YAPTIGINDAN VE YAPACAĞINDAN BAHSEDİYORDU. NERHALDE BİLGİSAYAR PROGRAMI ÇOKTÜ, AÇIN BAKIN BAKALIM GÖZLEMCİLER ARASINDA KAÇ MAÇ FARK OLDU? BU SENE DURUM GEÇEN SENEYE GÖRE DAHA DA DÜZELDİ Mİ ACABA?
BU GÖREV İSTATİSTİKLERİ MHK’NİN 2. GAYRİ RESMİ YAYIN ORGANI OLAN SİTEDE VAR. GÖREVLERLE İLGİLİ İSTATİSTİKİ BİLGİLER SAYIN OĞUZ SARVAN’IN ZAMANINDA YAPTIĞI BİLGİSAYAR PROGRAMINDAN YAYINLANIYOR. FAKAT ORADA BİLE GÖZLEMCİ GÖREV SAYILARI TAM VE DOĞRU YAYINLANAMIYOR. HERHALDE AYIP OLMASIN DİYE.
Ankarada Bölgesel Hakem Kurulu değişiyormuş arkadaşlar.Herkese hayırlı uğurlu olsun.Atamalarda yaptıkları hatalar ve bazı bilgilerin dışarı sızması sebebiyle BHK üyeleri İrfn Çkr ve M.Kömrcünün görevden alınacaklarını ve yerlerine kimlerin geçeceklerinin bile belli olduğunu çok sağlam kaynaklardan öğrendik.Yeni BHK hayırlı olsun.Bu başlangıç gibi gözüküyor,İHK nda da değişiklikler kaçınılmaz gibi gözüküyor.
Evet Bölgesel Hakem Kurulu gerçekten değişecekmiş.Devre arasınının beklendiğini ve kurullarda değişiklikler olacağını zaten biliyorduk ancak özellikle Ankaradaki bazı isimler yine açıkta kalacak gibi gözüküyor.Bölgesel hakem kurulu yüzde yüz değişiyor arkadaşlar,inşallah yeni gelecek insanlar aynı hataları tekrarlamazlar.İl Hakem Kurulunda da yerini çok sağlam zanneden birilerinin yerleri değişebilir.
gelen gideni aratmasın sakın :))
Evet Bölgesel Hakem Kurulu kesin değişiyormuş,bakalım yerlerine kim geçecek?İnşallah düzgün insanlar gelir.Bu değişim zaten kaçınılmazdı,çünkü atamalarda bir sürü saçma işler vardı.Bakalım başka kimler değişecek?
Evet kesinlikle BHK değişiyormuş Ankarada.Seyfi hocada zaten bin pişman olmuş Çakır ve Kömürcüyü seçtiğine,ama asıl görevden alınma sebepleri farklıymış.Şimdi artık herkes koltuğunu koruma adına taklalar atmaya,birilerini araya sokmaya başlar.
gölbaşında verilen yemekte il hakemleri ve klasman hakemleri salonun en ucra köşelerindeki masalara oturtuldukları gerekçesiyle tepkilerini törenin ardından salonu terk ederek gösterdiklerini duyduk. celali ekşisi sen bu sun işte zihnoşun siparişleri ancak bu vizyonla iş yapar mhk üyelerini ayrı ayrı masalara yerleştirsen ve en azından ankarada ne olduğunu kazanın ne kadar kaynadığını belki öğrenme fırsatı bulurlardı herhalde birşeyler duymasınlar diye yaptın bunu sana bunların ankarada ki hakemler hesabını bir gün sorarlar merak etme
irfan çakır hangi işi doğru düzgün yaptıki bu işi düzgün yapsın.çok bile kaldı.
ben irfan çakırın yerinde olsam bu söylentiler üzerine durmam istifa ederim.... hiç olmazsa adam gibi istifa etti derler.çünkü yapamıyosun.
İL HAKEM KURULUMUZUN DARISI BAŞINA.NE ZAMAN GİDECEKELRSE.
SEYFİ HOCA BİRAZDA İL HAKEMLERİYLE İLGİLEN NE DERTLERİ VAR Bİ DİNLE.
Anlaşılan bu İrfan hoca yine cami duvarına işemiş.Kiminle ikilik yaşadıysa yine.Ancak asıl görevden alınma sebebinin kendi adamlarını maçlara gönderme isteği olduğu söyleniyor.Sen bu kadar adaletsiz olursan birileri de seni yutar beyfendi...Sordurmaya başlamışsın şimdiden gerçekten ben gidiyomuyum diye?Kulağımıza o da geldi?Ama sordurduğun adamlar da kurtaramaz seni artık,emir büyük yerdenmiş kusura bakma!!!!!
Yazı ve yorumlar çok güzel olmuş. Mevlit yerli adam gibi adamdır.
Kişiliği karakteri , eğitimi, kültür birikimiyle tam bir bey efendidir, bizim hocamızdır. Mevcut yönetimdekiler Mevlüt yerli nin eline su dökmeyi bırakın ırbığı ellerine bile alamazlar.
Bu konuda tüm yorumlara katılıyorum fakat ilk sıradaki yorumda sayın yerli ve sayın aşkın dışındaki adı geçen kişiler için aynı düşüncede değilim.
İsmi öne çıkartılmaya çalışılan her devrin tam adamı bazı kişiler hakkında söylenecek söz bulamıyorum.
Sitemiz mavikokartında bu kişileri koruma altına aldığı da çok iyi biliniyor bu konuda mavikokartı da kınıyorum.
Harbi haber yapıyorsanız bir kez de olsa bunu yayınlarsınız.
Yerine ve zamanına göre konuşan, menfaati için her telde oynayan, her devrin adamı olan kişiler ile işimiz olmamalıdır. bu kişiler her zaman olduğu gibi günü ve zamanı gelince menfi çıkarları neticesinde sizi de tekrar satacak, yarı yolda bırakacaktır.